Türkiye'nin en iyi haber sitesi
BÜLENT TİMURLENK

Derbide üçlü defans oynamamalı!

Futbol izlemenin, konuşmanın ve yorumlamanın anlamını yitirdiği bir İstanbul akşamında yazıyorum bu satırları… Yüreğimize ve aklımıza düşen ağırlığın altında dün sahada görebildiklerim şunlardı: Osimhen ve İcardi'yi birlikte oynatma fikrinin üçlü defans denemesi getireceği ortadaydı. Bunu Avrupa'da beraberlikle bitmiş bir maçın ardından mutlak kazanılması gereken bir maçta sahneye koymak, rakibin adı Elfsborg olunca çok da riskli görünmüyordu. Buruk muhtemelen Jakobs'un sakatlığı ile birlikte üçlü denemesi için tereddüt etmedi. Oyun ezberi kuvvetli bir takım için bu radikal değişim elbette saha içinde karışıklıklara yol açar. Ancak dün G.Saray ilk 45 dakikada rakibin geçiş hücumlarına sağlam darbe vurup hücumda da coşkulu dakikalar geçirince üç farkı da kolay buldu. İkinci yarı beklenti, averajın da çok mühim olduğu Avrupa Ligi'nde farkı büyütmek, bir taraftan da derbi öncesinde esas adamları kenara alıp dinlendirmekti. İkisi de olmadı. G.Saray bu sezon iki kez yaşadığı kâbusu üçüncü defa taraftarına yaşatacak bir ikinci yarı oynadı. Üçlü başladıysanız, üçlü mü bitirmek zorundasınız? Tek santrfora düşüp orta sahaya takviye yapamaz mısınız? Ya da rakip halı saha golü gibi gol attıktan sonra oyunu taraftar gibi izlemek zorunda mısınız? Maalesef Okan Buruk yine kenarda izleyen adamdı. Yunus, attığı güzel golle teknik kadroyu da kurtardı. Dünden ne öğrendik? G.Saray, Beşiktaş derbisinde üçlü defans oynamamalı. Kasımpaşa'dan sonra Elfsborg'un da RAMS Park'ta üç gol bulması sadece derbi için değil, iki kulvarda sezonun devamı için büyük soru işareti…

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA