Rams Park'a maça giden taraftarların kafasındaki sorular şuydu: Fenerbahçe ve PAOK maçlarını üçer gol atıp kazanan bu takım nasıl olur da sonraki iki maçın ikinci yarılarında ayakta kalamaz ve teknik direktörü kenardan buna seyirci kalır. Kasımpaşa maçında altı kişi rotasyon yapmak manalı değildi. Çünkü perşembe akşamı deplasmanda, pazar akşamı Alanya ile oynayacaktınız. Okan Buruk'un mental problemleri takımın kondisyon probleminden çok daha büyük. Bu sezon her basın toplantısında 'nerede geride kalan iki yıldaki Okan Buruk' dedirtiyor. Taraftarla arasındaki bağı sanki inceldiği yerden kopsun dercesine empati yoksunu açıklamalarla tribündeki ve ekran başındaki milyonları üzüntüye ve endişeye sevk ediyor. Mertens, Kaan, Barış ve İcardi dün soluklanıp kulübede başlamıyorsa bu da Okan Buruk'un üzerindeki baskının tezahürüdür. Tek amacı ideal on biri ile Alanya'yı geçip kara bulutları dağıtıp milli araya girmekti. Garip ama izleyenler için ilk yarı sonucundan çok Galatasaray'ın ikinci devre nasıl bir oyun oynayacağı merak konusuydu. İkinci yarı da yine düştü Galatasaray. Yunus'un iyi futbolu ve golüne Sara, Davinson ve Jakobs eşlik ettiler. Milli arada Okan Buruk teknik kadrosunu gözden geçirmeli. Futbolla ilgilenen yöneticilerden destek alamadığı ortada. Çünkü fikstürün devamında bu kafa karışıklığı bu yorgun bedenlerle yol yokuş olur. Son çeyrekte takımı ayakta tutan ve travmatik iki sonuca rağmen desteğini esirgemeyen Galatasaray taraftarı sahanın en iyisiydi.