En çok parayı onlar kazanır, sponsorlar, markalar peşlerinden koşar, en çok onların forması satılır, posterleri duvarlara asılır. Gol sevinçleri yeri gelir tam sayfayı süsler, stadyumlar onların adını en çok haykırır. Santrforlar bu oyunun pırlantasıdır ve elinizdeki santrfor tüm bunlara layık bir adamsa durun şampiyon olmazsanız. O kadar kolay değil bu oyun. Golcüler sizi yarışta tutar ama defanslarınız şampiyon yapar. İcardi sezonun ilk yarısında Galatasaray'ın 14 maçlık galibiyet serisinin başlangıcında Fenerbahçe'nin 5 puan gerisindeki takımını aldı sırtına, önce yarışa soktu sonra da ligin tepesine taşıdı. Lakin Torreira ve arkasındaki dörtlü ise sarı-kırmızılı takımın kalesini gole kapatıp mutlu sona doğru koşturdu.
Karagümrük ve Beşiktaş maçları öncesinde kalesinde sadece 20 gol görmüş Galatasaray'ın bu iki maçta 6 gol yedikten sonra oynadığı 3 maçta da rakiplerine geçit vermemesinin başkahramanları Nelsson-Abdülkadir ikilisi ve önlerinde koca bir orta sahayı süpüren Torreira. Dün Buruk'un takımı, son 3 maçının ilk yarılarında 10+ hücum performansının ardından 5'te kaldı ve ama takımın yaptığı pas arası 8 idi. Sivasspor'u getirtmediler ceza sahalarına...
10 hücum ve İcardi'nin iki golü dışında isabetli şut olmayan bir maçta Mertens ve Oliveira'nın haftalardır süren kötü futbollarını Torreira yine iki kişilik oynayıp kapatırken Arjantinli santrforun son vuruş şovu devam etti taraftarı önünde. Galatasaray maçlarında gözlerinden alev fışkıran Ali Şaşal'ın iki bacağı arasından geçen şık plase ve yükseldiğinde asist verecekmişçesine yükselip havada feyk atan ve topa kafasıyla falso verip Sivasspor kalecisinin kapattığı köşeden fileleri bulan Mauro İcardi. Galatasaray arkasına bakmıyor ve bitiş çizgisi artık ufukta değil...