Türkiye'nin en iyi haber sitesi
BÜLENT TİMURLENK

Senkron problemi

Galatasaray 6 numara transferi için bir kez daha aynı açmaza düştü. Geçmişte de bir mevki için başka futbolcu yokmuş gibi bir isim üzerinde ısrar ettiler ve işi bitiremediklerinde bedeli ağır oldu. Örneğin; son günde Diagne'ye 13 milyon Euro ödemek zorunda kalmışlardı. Benzer senaryo şimdi Gueye için var. Real Betisli Carvalho gibi Gueye de PSG'de kontratının son sezonuna giriyor. İkisinin de aldığı yıllık ücret Galatasaray'ın son dönem maaş politikasının üzerinde. PSG, Gueye'nin bonservisine 3 yıl önce 30 milyon Euro ödedi, bedavaya verir mi onu bilmem ama oyuncunun yıllık ücreti 4 milyon Euro'ydu. Kağıt üzerinde iyi bir transfer ancak Galatasaray'ın futbol aklını da sorgulatacak bir transfer. Şöyle ki; bir kulüpte scout ekibi gelecek sezonun planlaması için sezon içinde çalışır, teknik adamla irtibatta olur, varsa sportif direktöre yoksa yöneticiye o liste mart ayında teslim ed-i lir. Böylece bir mevki için çok alternatifli listeden ön görüşmeler yapabilmek için en az 3 aylık vaktiniz olur. Galatasaray'da sürekli yönetim değiştiğinden, gelen sportif direktör hiç iş yapmadan gittiğinden, teknik direktör de yeni olduğundan bir senkron bozukluğu var: Galatasaray'ın futbol aklı kim? Scout ekibi mi, sportif direktör mü, Okan Buruk mu? Ya da gerçekten bu 3 özne bir araya gelip 'Gueye'den başkasını gözümüz görmüyor' mu diyorlar!

YÖNETİCİLİK BAŞARISI...
Erden Timur iş hayatında yaptıklarıyla alfa bir karakter. Orta saha arayışında da Sergio Oliveira transferiyle iş bitirici olduğunu gösterdi. Portekizli oyuncu ocak ayında Roma'ya geldiğinde, İtalyanlar Porto'ya 2 milyon Euro kiralık ücreti ödediler ve Portekiz kulübünden satın alma opsiyonunun 12 milyon Euro olduğunu bir kenara yazmışlardı. Sezon bittiğinde Oliveira ülkesine dönerken Mourinho onun için, "Gerekirse ülkeme gider, ben alır gelirim" diyerek İtalyan medyasına Oliveira ile devam edeceği sinyalini vermişti. Bir önceki yıl kariyerinin en iyi sezonunu geçiren ve bu sayede Porto'dan yıllık 2.5 milyon Euro gibi yüksek bir kontrat alan Oliveira için Mourinho nedense sonra ısrarcı olmadı. Porto'da Seferovic ve Pizzi ile beraber maliyetleri yük olarak gözüken Oliveira için 12 milyon Euro'luk değerlendirmeye karşı Erden Timur'un, bonservisi 3 milyon Euro'ya alması yöneticilik başarısıdır.
Porto cephesinden baktığımızda hocaları Sergio Conceiçao'nun düşünmediği Oliveira'nın brüt 14 milyonu bulan maliyetinden kurtulup oyuncudan para kazandılar. Yıllar önce Galatasaray, Wesley Sneijder'i de 6 milyon Euro'luk yıllık ücretinin büyük yük olduğu İnter'den yine piyasa değerinin altında bir rakama, 8 milyon Euro'ya transfer etmişti. Porto gibi transfer dâhisi bir kulüp bile bu kez darda yakalandı. Buradan alınacak ders şudur; yüksek yıllık ücret verdiğiniz oyuncuları Avrupa'da 5 büyük ligde zirveye oynayan kulüplere satmadığınız sürece satın alma opsiyonu diye koyduğunuz rakam ancak kağıt üzerinde olur.

YORUMA KAPALI!
Abdülkerim Bardakcı geçen sezonun en iyi yerli stoperiydi. Marcao'nun gideceği belliyken Galatasaray'ın ona imza attırması da doğru bir karardı. Gelin görün ki Abdülkerim ilk maçında bir bireysel hata yaptı. Peki sonra ne oldu? Galatasaraylı ya da Galatasaraylı gibi görünen bir grup insan Abdülkerim Bardakcı'nın sosyal medya hesabına hakaretler, küfürler yağdırdılar ve oyuncu hesabını yoruma kapattı. Sadece Abdülkerim'e değil Türkiye'deki bütün futbolculara tavsiyem, Instagram hesaplarını yoruma kapatmaları. İyi futbol oynayabilmek için iyi idman yapmak kadar akıl sağlığına da ihtiyacınız var. Hiç kimse küfür ve hakaret yağmuru altında işini doğru yapamaz. Bu yaratıkları uzak tutabilmek için tek çare hesapları yoruma kapatmak.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA