Futbolda inanç ve istikrar önemlidir. Ancak bu sistem tercihsel inatlaşmayı ve hatta fikirsel dikleşmeyi uzun süre kaldırmaz. Çünkü yaşayan bir organizmaya benzeyen futbolda yüksek aidiyet duygusuyla taraftar, yeri gelir camialar müdahale eder. Beşiktaş'ta iyi işler yapacağına inandığımız Van Bronckhorst, Ajax maçıyla başlayan üst üste yanlış kararlar verdi. Semih'in oynatılmaması, sol açıkta iyi performans vermemesine rağmen Muçi'de ısrar etmesi, Onana'ya önemli bir rol vermesi gibi birçok konuda inatlaşmaya gitti. Milli arada Gio, camianın güvenini yeniden tesis edecek doğru hamleler yaptı. Paulista ve Rashica gibi iki savaşçı ve dinamik iki oyuncusundan yoksun olmasına rağmen Konya karşısında zafere gidecek kaldırım taşlarını doğru döşedi. Semih'i solda başlattı, galibiyetin anahtarı olan penaltıyı kazandırdı. Biraz yedek kalmış olmanın gerginliği üzerinde olmasa skora daha fazla katkı yapabilirdi. Ndour'un, Gedson'a Al-Musrati'den daha fazla destek verdiğini ve oyun konforu sağladığını dün bir kez daha gördük. Uduokhai ile Emirhan'ın uyumu iyiydi. Ancak Emirhan'ın baskı karşısında birkaç kez ayak çalımıyla topu kurtarması dikkat çekti. Gio'yu bilemem ama bize göre riskli hareketler. Hollandalı hocanın 2-3 maçtır Muçi'yi sol açıkta dün de Rashica'nın yokluğunda sağda, bitime doğru solda oynatması yine verimli olmadı. Hem de Joao Mario beklenirken… 'Her forvet arkası kanatta da iyi oynar' diye bir kural yok. Lyon ve G.Saray öncesi çok değerli bir galibiyet.