Son üç maçını 16 gol yiyerek kaybetmiş bir takımı ne ayakta tutar? Ya korku ya da sevgi... Dün Bursa Arena'da bir tarafta düşme korkusu, diğer tarafta tribünlerin her an öfkeye dönüşebilecek dinamik coşkusu vardı. Bursaspor taraftarı, 3 haftadır psikolojik olarak sahada paspas olmuş oyuncularını muhteşem destekleriyle ayağa kaldırıp adeta Beşiktaş'a karşı agresif, dişe diş bir mücadelenin içine soktu.
Aboubakar'ın 39'da karşı karşıya kalıp kaçırdığı pozisyonu kenara koyuyorum üst üste patlatılan ses maytaplarının efekti altındaki bu gerilimle 60 dakika ayakta kaldılar. 60'ta Kubilay'ın Fabri, sonrasında Oğuzhan'ın Harun'la karşı karşıya kalıp kalecilerin zaferle çıktığı pozisyonlar kırılma anı olabilirdi. İbre Beşiktaş'a döndü. Çünkü Bursaspor 60'ta fiziksel olarak yüzde 40 düşüverdi. Şenol Güneş'in yorgun Atiba'yı çıkarıp Cenk'i doğru zamanda alması, tabelayı değiştirdi. 65'te Cenk'in golü ve 2 dakika sonra Quaresma'nın üst direkte patlayan plasesi oyuncuların ve tribünlerin gardını düşürdü...
Beşiktaş, Fenerbahçe maçındaki hataya düşmemek adına kontrollü ama yüzü gole dönük bir şekilde düşen tempoyu yükseltmeden oynamayı tercih etti. Son 2 maçında irtifa kaybeden Kartal, şampiyonluk yolundaki kalan en zor engelini de aşarak, Bursa'yı da ateşin içinde bırakarak yeniden yükselişe geçti. Aboubakar'ın golü de şampiyonluk pozuydu...