Ortadoğu'nun yükselen yıldızı, 2022 Dünya Kupası'na ev sahipliği yapmaya hazırlanan Katar'ı milli maç nedeniyle görme ve tanıma fırsatı bulduk. Katar'da yaklaşık 40 bine yakın Türk yaşıyor. Çoğu büyük inşaat şirketlerimizin çatısı altında olmak üzere ortadoğunun finans, turizm ve spor merkezi olma hedefinde hızla ilerleyen Katar'ın inşasında çalışıyorlar. Katar'da iş-aş kadar Türkler'e büyük bir saygı ve sevgi var. 2022 ile ilgili ziyaretler yaptık ve 4 saate varan sunumlar izledik. Gördüm ki Katar'da geniş bir vizyon, güçlü ekonominin kollarında hızla yükselen sağlam bir yapı var. Statlar, tesisler, yollar, metrolar...
Hepsi 2022'ye yetişir. Doha'da itibarlı şirketlerimiz hepsini yetiştirir. Ocak'ta iklim uygun, insan gücü ve organizasyon becerisi de gelişirse 2022'yi Katar'da yaşamak farklı ve fantastik olur..
Fatih Terim'in takımı, Brezilya maçından bu yana 1 yıldır yenilmiyordu. İşin açıkçası Katar'da da yenilmek istemedi. Maç boyunca hiç kulübeye girmedi. Atınç'a ve Yunus Mallı'ya ilk kez forma verdi.
İkisi de gelecek adına umut verdi.
İlk yarı ev sahibi Katar daha motive ve 10 numarası Hassan al Haidous'un lider futboluyla çok daha etkili oynadı. Milliler, Şener hariç nereden baksan vasat kaldı.
Fatih Hoca kenardan kızmakta haklı. Orta sahada rahat oynayan topu alınca hemen rakip kaleye gitmek isteyen, isterken de takım görüntüsünden uzaklaşan bir Türkiye vardı.
Devre arasında yapılan ince ayar bir toparlanma ikinci yarı sahaya yansıdı. Değişikliklere biraz baskı eklenince kalite farkı kendini gösterdi. Türkiye, Arda ve Cenk'in golleriyle kendilerini desteklemeye gelen ve Beşiktaş, G.Saray, F.Bahçe, Trabzon formalarını giyerek Katarlılar'la birlikte oturan Türk insanını mahçup etmedi. Alkış kadar gönül aldılar.