Şenol Güneş milli arayı iyi değerlendirmiş... Sosa; kendine gelmiş, Mario Gomez; güçlenmiş, Gökhan Töre ise farklı bir motivasyona, hatta boyuta geçmiş...
Güneş'in Başakşehir maçına çıkardığı 11 tercihi yerindeydi. İki idmanı eksiksiz tamamlayan Oğuzhan'la başlamak, cezası biten Quaresma'yı yedek soyundurmak hem psikolojik hem adalet istikrarı açısından doğruydu. Şenol Hoca, maça 4-1-4-1 başlama tercihinden vazgeçmedi. Savunmayı ön plana alan Başakşehir karşısına Mario Gomez'in arkasına teknik kapasitesi yüksek ve hareketli 4 oyuncuyla çıktı. İlk yarı Gomez'in ayağından aradığı golü de buldu...
Güneş, ikinci yarı, hem Oğuzhan'ın düşen temposundan hem de Visca ve Lima Da Silva ile oluşmaya başlayan Başakşehir risklerini ortadan kaldırmak için Necip'le çift ön libero yapıp 4-2-3-1'e döndü. Bu da yerinde ve anlaşılır bir tercihti. Gökhan Töre'nin müthiş çalımları, pasları ve bindirmeleri sanırım futbolseverlerin gözlerinin pasını silecek kalitedeydi. 80'de Güneş tarafından alkışlatılmak için oyundan alınmayı haketti. Mario Gomez'le 2-0 bulunduktan hemen sonra Quaresma'nın oyuna alınması seyircinin yönlendirme tezahüratlarını açığa çıkardı. Yoksa Güneş "Seyirci istedi, Quaresma'yı aldı!" açmazıyla karşı karşıya kalabilirdi. Başakşehir'in gol için aldığı riskler hızlı adamlarıyla Beşiktaş'ın lehine dönüştü. 67'de Töre, Sosa, Gomez, Quaresma, 70'te bu sefer Tosic, Töre, Gomez, Quaresma estetik ama abartılı paslaşmalarla 2 net gol pozisyonunu harcadılar. Başakşehir 2-3 fırsat bulmasına rağmen ne defansı ne de Tolga'yı geçti.
Olimpiyat'a gelen 10 bin Beşiktaşlı keyifli ayrıldı. Akıllarda Gomez'in gollerinden çok Gökhan Töre'nin müthiş çalımları ve bindirmeleri kaldı.