G.Saray, kısa süre önceye kadar üç kulvarda devam ediyordu. Önce Şampiyonlar Ligi'nden elendi, kupada dezavantajlı skorla Bursa'ya gidiyor. Ligde de umutsuz... Sadece F.Bahçe maçı var prestij için kazanılan.
Farklı bir kadroyla, ilk kez veya ikinci kez oynayan futbolcularla 20 dakika dışında iyi oynamayan bir Galatasaray izledik Sivas'ta. Matematiksel olarak şampiyonluktan kopmamış gibi görünse de ligin ikinci yarısı başlarken Galatasaray'ın bir iyi bir kötü gideceğini düşünüyordum.
Maçtan iki takımın da gol atmasını bekliyorduk. Bunu Sivas'tan dolayı bekliyorduk G.Saray'dan dolayı değil. Sivas ilk yarı 3-0 yapabilirdi. Geriye düştükten sonra G.Saray taktik değişikliğe gitti. Oyuna ağırlığını koydu, Yekta Kurtuluş 1-1 yaptı.
Galatasaray genel anlamda iyi durumda değil. İkinci yarıda karşılıklı ataklar var, golü Sivas attı. İlk kez oynayan Koray ve Semih savunma arkasına atılan toplarda zaaf yaşadı. Aydın 'Messi pası' atarak Utaka'ya "Al da at" dedi.
Galatasaray bundan sonra 'kağıttan' ataklar yaptı. Tamamen bilinçsiz... Galatasaray kabullenmiş. Futbolcular "Artık lig bitsin" diye düşünüyorlar. Bunu biz de top oynarken yaşadık.
Drogba muhtemelen G.Saray- Fenerbahçe maçını kendi açısından son maç olarak görmüştür. Ama G.Saray kupada Bursa'yı elerse finalde oynar. Ben sakat olduğunu düşünmüyorum. Bu maçta eksikler nedeniyle enerjik olurlar diye düşünüyorduk. G.Saray'ın bu kadrosu şampiyonluk yarışında olabilecek bir ekip değil. Oyun içinde o kadar çok yer değişiklikleri oluyor ki, garip teknik taktik durumlar var. Mental anlamda, fizik anlamda, taktik anlamda iyi değil Galatasaray.
G.Saray'ın sezon geneli olarak bu kadar puan farkı yemesi sürpriz olabilir ama bu oyunla Sivas'a yenilmeleri sürpriz değil. İkinciliğin çok önemli olduğu bir sezonda Beşiktaş da puan kaybetmişken bu fırsat kaçırılmamalıydı. F.Bahçe Nisan bitmeden tur atabilir. İkincilik için oyuncuların konsantrasyonu yok. Camiada başıboşluk var. Antrenör "Benim takımım değil" diyor...