İzmir'i sarı-laciverte boyayan günün gecesinde Fenerbahçe sezonu taçlandırdı. Sekiz yıllık aranın sonrasında maçı kazanmaya emin bir takım vardı. Jesus dengelerle fazla oynamadı, İrfan Can ve Serdar Aziz'le son kadrosunu rötuşladı. Tüm sezon neredeyse her rakibe karşı maçı domine eden bu takımda gecenin parıltısı Arda Güler'di. Bakmayın siz Batshuayi'nin 2 gol attığına; her şeyi yapan, hazırlayan, kupanın kulplarını takımının eline veren bu genç yıldız oldu. Herkesin gözü onun üstünde, top onun ayağına geldiğinde yapacaklarındaydı. Arda Fenerbahçe için ilk kupasının senaryosunu yazdı ve oynadı
Kaotik sezonun son isimleri de vardı sahada. Jesus da bunlardan biri. Zajc ve Valencia'nın sözleşmeleri bitti, muhtemelen onlar da son maçına çıktı. Ferdi, Arda Güler, Attila Szalai büyük takımların radarında. Seneye onlar da olmayabilir. Kupayla taçlanan gecede taraftarlarına ve camialarına bütün emeklerini verdiler.
İlk yarı bittiğinde Başakşehir'in bütün ofansif aksiyonlarının karşısında "0" yazıyordu. Emre Belözoğlu 34'te 3 değişiklik birden yaptı. Kenara gelenler isyan ettiler. Muhtemelen Caner ve Serdar için bir fatura çıkartacaktır. Ama takımı sahada yok gibiydi. Ne orta saha üstünlüğünü alabildiler ne de defansif direnç gösterdiler. Valencia o kadar çok top ezdi ki ya da Batshuayi o kadar çok top kaybetti ki skorun 2'de kalması, Fenerbahçe forvetlerinin "becerisiydi!" Bu kupa hem Fenerbahçe yönetimini hem de taraftarını yeni sezona daha moralli-istekli başlatacak. Bu arada yeni çubukluyu beğendim.