Lokomotiv maçı; Fenerbahçe kadrosunun gerçek gücü ve performansını gösterdi. Demek ki; oyunu bu şekilde görmek için söylemedik söz bırakmayan 'bizler', sonunda teknik adamı da, yönetimi de bir sınıra çekebildik.
Ligin ilk yarısı bittiğinde, zirve yarışını yorumlarken, "Beşiktaş yüzde 100 ile oynuyor, Fenerbahçe ise yüzde 60 ile" dedik. Fenerbahçe'nin eksiği, ofansif organizasyonunun ve pozisyon sayısının yetersizliğiydi.
Bu açığı kapattığı anda iki takım arasında çok büyük bir fark olacaktı.
Yine bu yorumları yaparken Fenerbahçe'nin tek farklı kazandığı maç sayısının çokluğuna da dikkati çekip, "Bu gidiş hep puan kaybının kapıda beklemesidir. Takım bıçak sırtında oynuyor" diyerek de teknik adama sadece kazanmanın yeterli olmayacağını hissettirmeye çalıştık.
Umursadı-umursamadı bilemem ama Lokomotiv maçında hepimizin istediği takım sahadaydı. Agresifliğin yanına hücum isteğini de koyarak, ceza alanına birden fazla oyuncu ile girerek, attığından fazlasını kaçırarak, rakiplerine şans vermeden oynadılar.
Bir ara maç öyle bir duruma geldi ki, Rus takımı 2-0'ı korumak zorunda hissetti.
Başka takımlar için yeterli olabilir ama Pereira şunu iyi bilsin; Fenerbahçe için kazanmak, değerli bir şekilde galip gelinmiş karşılaşmalardır.