Maçın normal süresinin iki yarısında da farklı oyunlar vardı. İlk devre Beşiktaş'ın, ikinci yarı Antalyaspor'un istediği şekilde geçti. Beşiktaş'ın başlangıç 11'i aslında bu kupayı kazanmak için yeterli. İlk yarıda bunu da ortaya koydular. Atiba yine yarattığı farkla hem saygıyı hem de alkışı hak etti. İkinci yarıda Larin ile yakalanan net pozisyonlar skora yansısa Beşiktaş, başladığı 11 ile kupayı müzesine götürebilirdi. Fakat süre uzadıkça hamleler ortaya çıktı. Bu hamlelerde de kulübede daha çok alternatifi olan Antalyaspor yaptığı değişikliklerle bunu sahaya yansıttı. Özellikle Hakan Özmert'in liderliğinde oyun başka bir noktaya gitti. Mukairu, Doğukan ve Güray maçı Antalyaspor'a doğru çevirdi. Maçın uzaması doğal olarak yorgunlukları beraberinde getirdi. Kolay değil çöl ikliminde çok farklı değişebilen ısı derecelerinde bu performansları ortaya koyabilmek büyük bir iş. Her iki takımı da kutlamak gerekiyor. Zor dönemlerde ortaya çıkan fırsatlar yeni yıldızlara da yol açıyor. Önder hocanın sahaya sürdüğü Emirhan'ın topu her ayağına aldığında ortaya koyduğu performans milyonlarca Beşiktaş taraftarını heyecanlandırmıştır. Maça katkısı oldu.
Tabi penaltılar hem tecrübe hem de güven işi. Beşiktaş hem atanlarında hata yapmadı hem de Ersin, tecrübesiyle ve kurtardığı penaltıyla farkını konuşturdu. Beşiktaş, lig ve kupa şampiyonu olarak yeni bir zafere imza attı. Önder hoca da hem takım yönetiminde gösterdiği başarı hem de kupa için takdiri hak etti.