Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SİNAN ÖZEDİNCİK

Hiçbir tezgâh Türkiye’yi yolundan döndüremez

Konya Şeker Yönetim Kurulu Başkanı Konuk, Türkiye’nin büyüme ve kalkınmanın tadını aldığını belirterek, “Hiçbir kumpas ve tezgâh yolumuzdan döndüremez” dedi

Konya Şeker ve gıda markası Torku, dünya ligine çıkıyor. SABAH Yazarlar Kulübü olarak gittiğimiz Konya'da firmanın şehir ekonomisine katkısını gözlerimizle gördük. Konya Şeker Yönetim Kurulu Başkanı Recep Konuk'la sohbetimizde de şirketin gelecek hedeflerini öğrendik.

Konya Şeker devler ligine girdi. Sırrınız nedir?
Mecburiyet... Hazreti Mevlana diyor ki; dert insana yol gösterir. Köyün derdi ne? Fukaralık. Üreticinin üretmekte problemi yok. Dünyanın en becerikli, maharetli, tecrübeli üreticileri bu toprakların sahipleri. Dert ne? Ürettiğini alacak sağlam alıcı. Ürettiğini yere düşürmeyecek çare kapıları. Yani üreticinin alın terinin karşılığını alabileceği bir sistem. İşte o dertler bize yol gösterdi. Kimse yapmıyorsa kendimiz yaparız dedik ve derdimize çare ürettik. Fabrika yoktu, yaptık. Tarlada üretilen ürünü raftaki mamul ürün olana kadar işleyip, rafa da kendi elimizle koyduk. İşin sırrı kendi göbeğimizi kendimizin kesmekten başka çaremizin olmamasıdır.

2023'te Konya Şeker Türkiye'nin dünya markalarından biri olabilir mi?
Olmaması için sebep yok. Aldığımız mesafe önümüzdekinden daha kısa. Şu anda hem ciro rakamları hem de üretim hacmi itibarıyla yolun henüz başındayız ancak zorlu süreci aştık. Tek üretimi pancar şekeri olan, ürettiğini de fabrika teslimi satan bir şirketken 12-13 yıl gibi kısa bir sürede 1.000'in üzerinde ürünü market raflarında listelenen bir gıda üreticisi haline geldik. Kendi markamızı oluşturduk ve pazara kabul ettirdik. İddialı bir şirketiz.



Torku genç bir marka...Ancak kısa sürede tüketici sahiplendi. Hedefiniz nedir?
Torku'nun hikâyesinin içinde Konya'dan 56 bin, Türkiye genelinde 900 bin kahraman var. Reklamcı diliyle konuşursak kast'ı bu kadar geniş bir hikâye Türkiye'de yok, dünya da belki... Doğrusunu söylemek gerekirse tüketicinin markamızı bu kadar kısa sürede benimsemesi beklenen bir durum değildi. Peki neden böyle oldu? Sanırım bunun cevabı, tüketicinin kendi tercihlerine, sağlığına saygı gösteren kalite standartlarından, doğallık ve hijyenden taviz vermeyen Anadolu'nun sıcaklığını mutfağına sofrasına taşıyacak özbeöz buralı kökü Anadolu'da olan bir markayı zaten bekliyor olmasıdır. Hedefimiz dünya gıda pazarında ilk beşe girmek. İç pazarımız 80 milyona ulaşmıyor. Ama dünya pazarı 7.6 milyara yaklaştı. Yani iç pazarın hemen hemen 100 katı.

İSO 500'de 31'inci sıradasınız. Bu yıl durum nasıl olur?
İSO 500'de sadece Konya Şeker'in cirosu var. Ona et ve süt ürünleri tesislerinin yer aldığı Panagro, sulama boruları, çuval ve plastik ürünler üreten Panplast, tohumculuk faaliyetlerimizi yürüten Beta Ziraat, enerji santrallerimizi de dahil etsek grubumuzun İSO 500'deki yeri 16'ncı sıraya çıkar. Konya Şeker'de büyüme elbette devam edecek, etmek zorunda. Mesela, dünyanın en büyük et, süt entegre tesislerinden birini Konya'ya kurduk.



TÜRKİYE BÜYÜME VE KALKINMANIN TADINI ALDI

Türkiye jeopolitik konumu açısından zor günler geçiriyor. 2018'de ekonomide sizin beklentileriniz nelerdir?
Kim ne yaparsa yapsın. Türkiye büyümenin ve kalkınmanın tadını aldı. Çıkış yolunu keşfetti. Hiçbir zorluk, hiçbir oyun, hiçbir kumpas, hiçbir tezgâh Türkiye'yi yolundan döndüremez. Türkiye'nin etrafında kenetlenebileceği bir lideri var ve o lider daha güçlü, daha itibarlı, daha müreffeh, daha kudretli bir Türkiye için hiçbir riski almaktan çekinmiyor ve kararlı bir şekilde ülkemizi milletimizi 2023 hedeflerine taşıyor. Onun için bence 2018'e odaklanmak onunla ilgili beklenti ve görüş serdetmek yerine bizim odaklanacağımız husus 2023 hedefleridir. 2018'de o hedeflere giden süreçte yapmamız gerekenlerin tamamını ve daha fazlasını yapacağımız bir yıl olacaktır.

ÇİFTÇİNİN CEBİNE MİLYON $ GİRDİ

Panagro tesislerinden bahseder misiniz?
Burası öncesi ve sonrası ile entegre bir süreci ifade ediyor. Bu tesisin devreye girmesiyle bölgede hayvancılıkta bir hareketlenme olacak ve hayvan varlığı artacaktı. Yani yem ihtiyacı fazlalaşacaktı. Biz de hayvancılığı desteklemek için bir dizi yatırım yaptık. Kaba yem ihtiyacı için buharlı ve paketli küspe kurutma tesislerini inşa ettik. Yem ve ham yağ fabrikası kurduk. Bunları yapmasak hayvan sayısı artacak, üretici onları besleyecek materyale ya ulaşamayacak ya da yüksek bedeller ödeyecekti. Damızlık çiftlikleri kurduk. Üniversite ile işbirliği yaparak binlerce üreticimizi hayvancılık konusunda eğitimden geçirdik. 2010'da Konya Ovası'nda ayçiçeği üretimi 50 bin tondu. Şimdi rekolte 400 bin ton. Bunun ekonomik değeri 250 milyon dolar. Eğer o tesis olmasaydı Konya'daki çiftçinin cebine o paranın en az 200 milyon doları girmeyecekti.

BUNLAR GELECEĞE YATIRIM

Türk çiftçisi sanayi devleri arasında yerini aldı diyebilir miyiz Konya Şeker için...
2004'te "Konya Şeker ne üretir" diye sorduğunuzda cevap "şeker"di. 15 yıl önce Konya Şeker'e gelenlerin tek görebildiği yer fabrikaydı. Şimdi, havaalanına indiğinizde bizim tesislerimizin tamamını gezmek için iyi planlandığında kat etmeniz gereken mesafe yaklaşık 2007 kilometre. Kampüsler içindeki 45 üretim tesisinin 20 milyon metrekarelik açık alanlarını saymıyorum bile... Bunlar Türkiye'nin geleceğe yatırımıdır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA