Dünyanın gözü kulağı ve dikkati bizim üzerimizde şu günlerde. Tarihinin en büyük sınır ötesi harekâtlarından birini gerçekleştiren Türkiye'nin harekâta devam edip etmeyeceği sadece bölgeyi değil, ABD ve Rusya dahil pek çok ülkeyi de ilgilendiriyor çünkü. Başkan Erdoğan'ın aylardır söylediği, "Bir gece ansızın gelebiliriz ya da vurabiliriz" söyleminin gerçekleştiği 19 Kasım gecesinden itibaren terörü kaynağında kurutma konseptimiz gereği, sözümüzde ne kadar kararlı ve ciddi olduğumuz bir kez daha görüldü.
Uluslararası anlaşmalardan aldığımız yetkiyle, sınırlarımızı teröristlerden koruma amaçlı bu harekâtla ilgili dünyadan ciddi bir çıkış gelmezken, içeride altılı masa olarak adlandırılan (İP hariç) partilerin yaklaşımı çok ilginç. Aslında ilginç demek de pek doğru bir yorum değil; çünkü TSK'nın sınır ötesinde operasyon yapmasına izin veren tezkereye ret oyu kullanan parti ve partilerden başka bir tavır beklemek hata olurdu.
Her zaman söylüyoruz, "Terörün dili, dini, ideolojisi olmaz. Bir gün gelir sizi de vurabilir" diye. Ne acı ki, önceki gün terör örgütü PKK-YPG'nin, Suriye'nin kontrolündeki Ayn-el Arap bölgesinden ateşlediği roketle şehit olan 5 yaşındaki Hasan Karataş, CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat'ın yeğeni.
Dün, Anadolu Yayıncılar Derneği'nin geleneksel kahvaltısında bir araya geldiğimiz AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ ile konuşurken, CHP'nin bu tutumunu da yorumlamasını istedik. "CHP üst yönetiminin terör örgütlerinin sözcülüğünü yapar göründüğü ya da siyasi temsilcisi HDP ile birlikte hareket ediyor olması, millet tarafından sorgulanıyor. Vatansever CHP'liler, demokratik yollardan seçimle tekrar yönetimi ele geçirdiklerinde sadece kendi partileri için değil, Türk siyaseti için de önemli bir görev yapmış olacaklar" diyen Dağ'a hak vermemek mümkün mü?
***
CHP'DEN İSTİFALAR!
Dün sabah saatlerinden itibaren, CHP Genel Merkezi'nden il ve ilçe başkanlıklarına gönderilen 2002/895 sayılı yazı, Ankara kulislerini hareketlendirdi. Yazıda, CHP Merkez Yürütme Kurulu tarafından alınan bir karar tebliğ ediliyor ve 2023 yılı içinde yapılacak milletvekili seçimlerinde aday adaylığını düşünenlerin 5 Aralık 2022 ile 26 Aralık 2022 tarihleri arasında görevlerinden istifa etmeleri gerektiği söyleniyordu. İstifa etmeleri gerekenler de, CHP'nin il, ilçe ve belde başkanları ile il, ilçe ve belde yönetim kurulu üyeleri olarak sınırlandırılmıştı.
CHP kulislerinde hemen bu tebliğnamenin adresinin Ekrem İmamoğlu ile Mansur Yavaş olduğu yönünde yorumlar yapılmaya başlandı. Belediye başkanlarına, milletvekilliği ya da milletvekilliği seçimleriyle birlikte yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimleri için adaylık yolunun kapatıldığı yorumlarında bulunuldu.
***
HINCAL AĞABEY
Üniversite stajımı yaptığım ANKA Ajansı'nın o dönem Haber Müdürü Timur Türkan Ağabey'in bana ilk sözü, bu meslekteki önemli rehberlerimden biri oldu. "İyi bir gazeteci (yazılı ya da görsel) olmak istiyorsan her şeyden önce çok iyi bir gazete okuru olacaksın" sözünü bunca yıldır kendim ve birlikte çalıştığım genç arkadaşlarım için hem söyledim hem yerine getirdim.
29 yıldır aynı çatı altında çalışmaktan hep gurur duyduğum Hıncal Uluç Ağabey ile ilgili çok şey yazıldı, çok şey söylendi. Benim için de en dikkatimi çeken özelliği; çok iyi bir gazete okuru olmasıydı. Başarısının ve her daim gündemde kalmasının en önemli sebeplerinden biri de buydu belki. Basında önemli bir devir kapandı ama yetiştirdiği onlarca gazeteci onun izinden gitmeye devam edecek. Nur içinde yatsın inşallah...