Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ŞEBNEM BURSALI

10’lu çeteye ‘Hadi ordan!’

Her fırsatta "hukukun üstünlüğü, demokrasi, yargı bağımsızlığı" bayraktarlığı yapan Batı ve ABD, sosyal medyada 280 karakterle karakter sınavından kelimenin tam anlamıyla "çakıldı!" Osman Kavala'nın yargı süreciyle ilgili en başta bağımsız yargıya ve sonrasında da yargıya talimat verme çağrısı yaptı.
İktidarı ve muhalefetiyle siyaset kurumunun tümüne, dolayısıyla aslında Türk milletine "ayar vermeye" cüret eden 10'lu çete (Almanya, ABD, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Hollanda, İsveç, Kanada, Norveç, Yeni Zelanda), kendi yalan dünyasında müebbete mahkûm olmuş, bütün inandırıcılığını kaybetmiştir. Yine bir gece yarısı e-muhtıra benzeri bir paylaşımla, ağababaları ABD Büyükelçiliği'nin resmi sosyal medya hesabından, diğer 9 ülkenin de bayrağına yer verilerek ve ülkeleri etiketleyerek verilmeye çalışılan mesaj kabul edilemez.
Bunun adı açıkça muhtıradır, yapıldığı şekil itibarıyla ismine pekâlâ "diplomatik muhtıra" da denilebilir. Yargılaması devam eden bir kişinin, bu 10 ülke tarafından bütün diplomatik teamüllere, etik kurallara ve hukuki hiçbir ifadeye sığmayan bir üslup ve yöntemle "derhal serbest bırakılması" yönünde üstenci bir dille Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne, milletine ve bağımsız yargısına "ayar" ölçüsünde bir açıklama yapılmasının kabul edilebilir hiçbir yanı ve gerekçesi olamaz.
Düşünün ki bu ülkelerin her biri ayrı ayrı zamanlarda Türkiye'yi (sözde) bağımsız yargıya müdahale etmekle itham etmiş, hatta AB'ye üyelik sürecinde bir sonraki fazlara geçiş noktasında bu durumu engel olarak sürekli gündeme getirmiştir. Şimdi de geliyorlar, "Yargılaması devam eden 'X' kişinin bir an evvel salıverilmesi için yargıya baskı yapın" diyorlar. Adama "Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu" derler.
Peki, 10'lu çetenin diplomatik muhtıra vermesine kadar giden cüret kimin için yapıldı? Osman Kavala, Gezi olayları süreci ve bununla birlikte başka iddialarla yargılanan herhangi bir kişi! Yargı, kaçma şüphesi olduğunu düşündüğü bu kişinin de "tutuklu" yargılanması gerektiğine karar vermiş.
Bu kişi, İmralı görüşmelerinde HDP'li Sırrı Süreyya Önder'in, terör örgütü PKK'nın lideri Abdullah Öcalan'a, "Osman Kavala'nın size selamı var" dediği, bebek katili Öcalan'ın da selamını büyük bir iltifatla alarak "Kavala'ya sevgilerimi iletin" karşılığını verdiği isimdir. Tutuklanmadan az evvel son fotoğrafını, terör örgütünün siyasi kolu gibi çalışan HDP'li isimlerle veren Kavala'ya, yargıya müdahale edilerek derhal özgürlük isteyen 10'lu çetenin hesabı ve yakınlığı buradan da bellidir.
251 şehit verdiğimiz 15 Temmuz kanlı darbe girişiminin planlayıcı ve uygulayıcısı terör örgütü FETÖ'nün liderini ülkemizde bağımsız yargıda yargılama isteğimizi yıllardır "Yargıya müdahale edemeyiz" diyerek reddeden, binbir dereden su getirten ABD; yıllardır on binlerce şehit verdirten PKK'yı terör örgütü olarak kabul etmeyip kendilerine sığınan yönetici ve üyelerini himaye eden Avrupa ülkeleri, kalkmış bize hem demokrasi dersi vermeye kalkıyor hem de egemen bir hukuk devleti olarak Türkiye'nin bağımsız yargısına müdahale edip, yargılaması devam eden bir kişinin "salıverilmesini" istemeye üstenci bir dille cüret ediyor.
Bize de 84 milyon olarak 10'lu çeteye ve bu kafadakilere "Hadi ordan!" demek düşüyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA