Pandemi ile birlikte ortaya çıkan çip krizi ve tedarik sorunu aksesuarsız otomobil döneminin başlamasına yol açtı. Son dönemde bazı markalar parça sıkıntısı nedeniyle birçok konfor ve güvenlik donanımını standart aksesuar olmaktan çıkarıp isteğe bağlı olarak sunmaya başladı. Dijital gösterge yerini analog göstergeye, dokunmatik multimedya ekran yerini düğme ile kontrol edilebilen ekrana bıraktı. Yani otomobilde en az beş yıl öncesine dönüldü.
GİRİŞ SEVİYESİ İSTENİYOR
Çip krizinin yol açtığı olumsuz etkiler Türkiye'de de derinden yaşanıyor. Son iki yıldır Türkiye'de satılan otomobillerde aksesuar seviyesi geriledi. Cam tavan, deri koltuk, şerit takip sistemi, kör nokta uyarısı gibi konfor ve güvenlik donanımları otomobillerden çıkarılmaya başlandı. Daha önce standart olan donanımlar isteğe bağlı olarak getirilmeye başlandı. Bunun en önemli nedeni ÖTV matrahına göre vergilendirme uygulaması. 1.000 TL'lik bir fark bile otomobilin ÖTV matrahını etkiliyor ve bir üst dilime çıkarıyor. Dolayısıyla otomobilin anahtar teslim satış fiyatını yükseltiyor. Bu yüzden firmalar modellerinin alt dilimdeki ÖTV matrahına girmesi için çabalıyor. Otomobillerini daha az aksesuarla getiriyorlar.
Ayrıca satın alma gücü eriyen tüketiciler de aksesuar talebinden vazgeçti. Giriş seviyesi denilen düşük donanımlı versiyonları tercih etmeye başladı. Çıplak tabir edilen modellere yöneldi. Oysa sis farı, deri koltuk, cam tavan düne kadar Türk tüketiciler için 'olmazsa olmaz' aksesuarlar arasında yer alıyordu.
SAVAŞ TEDARİK SIKINTISINI DERİNLEŞTİRDİ
Rusya'nın Ukrayna'yı işgal etmesiyle başlayan savaş tedarik sıkıntısının derinleşmesine neden oldu. Otomotiv sektörünün önemli hammadde ve komponent üreticisi olan iki ülkede tedarikin durması otomobil fabrikalarında üretimi aksattı.