İP Genel Başkan Yardımcısı Cihan Paçacı'ya göre, İP Genel Başkanı Meral Akşener çok büyük bir fedakârlık yapmış.
Ne güzel, ne iyi değil mi?
"Fedakârlık" doğası itibarıyla büyük bir erdemdir çünkü. Gerçekten de ülkemiz siyasetinin böyle güzel haberlere ihtiyacı var. Bencilliklerden usandık.
Peki Akşener'inki nasıl bir fedakârlıkmış?
Davutoğlu'nun "fedakârlığı" gibi mi? Hani, "Bir faninin terk edemeyeceği düşünülen her makamı elimin tersiyle iterim..." falan demişti.
Gelgelelim, o bu sözü AK Parti Genel Başkanlığı ve Başbakanlık görevlerini bırakırken söylemişti, Akşener hangi makamı bırakmış?
Partisinin Genel Başkanlık koltuğunu mu?
Yok hayır; herhangi bir makamdan vazgeçmiş değil.
Makam mevki değilse, alışkanlıklarından vazgeçme fedakârlığı olabilir mi? Mesela, son bir ay içinde 4 kez görüştüğü ABD'nin Ankara Büyükelçisi Satterfield ile artık görüşmeme kararı mı almış?
Alakası yok.
Peki ne?
(.............)
Anlaşıldı, akıl yürütmeyle bir sonuca ulaşamayacağız. İyisi mi İP Genel Başkan Yardımcısı Cihan Paçacı'yı dinleyelim: "Meral Hanım çok büyük bir fedakârlık yaptı, cumhurbaşkanlığına aday olmayacağını açıkladı..."
Vay canına!
Cumhurbaşkanlığına aday olmama fedakârlığıymış!
Başta CHP olmak üzere diğer Millet İttifakı paydaşları, Meral Hanım'a cumhurbaşkanlığına aday olmasını teklif etmiş de mi kabul etmemiş?
Yine mi alakası yok?
Eee, o vakit neyin fedakârlığı bu?
Hiç uzatmayalım, bu fedakârlıklara bizim aklımız ermez, yine biz Cihan Paçacı'ya kulak verelim: "Meral Hanım cumhurbaşkanlığına aday olmayacağını açıklayarak büyük bir fedakârlık gösterdi ama bu 'Yarıştan çekildik, istediğiniz adayı destekleriz' anlamına gelmez..."
Ama bu fedakârlık değil ki, bildiğiniz "şantaj". Yani, Kemal Kılıçdaroğlu'na, "Biz adaylıktan çekildik, sen de aday olma!" baskısından ibaret.
Bir de sıvatırcasına, "Bu söylediklerimizden Kemal Bey'e karşı olduğumuz sonucu çıkmasın ama seçilecek bir isim olması lazım..." şeklinde tavzih etmeleri yok mu?
Kılıçdaroğlu'na, "Sen seçilecek isim değilsin" demeye getirmek çok büyük saygısızlık değil mi?
Hiç insan mensubu olduğu ittifakın büyük ortağının (CHP) genel başkanına bunu yapar mı?
Hele hele Akşener'in Fatih Sultan Mehmed benzetmesi yaptığı CHP'nin İBB Başkanı İmamoğlu'nu cumhurbaşkanı adayı olarak Kemal Bey'e adeta icbar etmesi ne menem bir şeydir?
Bu düpedüz CHP'nin içişlerine karışmak, fitne çıkarmak değil midir?
Kılıçdaroğlu da misilleme yaparak, "Bizim cumhurbaşkanı adayımız İP Genel Başkan Yardımcısı Koray Aydın'dır" derse, İP Genel Başkanı Akşener ne yapacak?
Söyleyin ey erenler: Kendisine yapılan bu saygısızlıklara Millet İttifakı'na zarar verir endişesiyle cevap vermeyip içine atmak zorunda kalan Kılıçdaroğlu el hareketi yapmasın da ne yapsın?
Kimsecikler Kılıçdaroğlu'nu yalnız sanmasın. Kimse yoksa ben varım. Kemal Bey'i yedirmem.
Sakın ola lafın burasında şebelek bir muhalif çıkıp da, "Yandaş Salih Tuna'nın destekleyeceği kıvama gelmişsin, yazık" diyerek Kemal Bey'e laf dokundurmaya kalkışmasın, yapıştırırım. Hem de öyle yapıştırırım ki Nihat Genç biraderimizin Hasan Can Kaya'ya yapıştırması kaç para!
Bu arada, İP'lilere fedakârlığın ne olduğunu sevabıma bir örnekle anlatayım.
"Fedakârlık", partinize 15 CHP'li milletvekili veren Kılıçdaroğlu'nun yaptığıdır. (Ki, isteseydiniz, Engin Özkoç'u bonservisiyle birlikte size bırakırdı.)
Bu fedakârlığı karşısında şu yaptıklarınıza bakın da utanın.