Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SALİH TUNA

Kılıçdaroğlu o belediyelere güvenmiyor mu?

İnanılır gibi değil ama geçen gün bir arkadaşım yemin billah anlattı, günahı vebali boynuna.
Uzun süre görüşemedikleri CHP'li bir akrabası geçen gün ziyaretine gelmiş. Ordan burdan, iş güç falan derken en sonunda muhabbet çoluk çocuğa gelmiş. İsterseniz bundan sonrasını arkadaşımdan aynen aktarayım:
"Kızının avukat olduğunu ama iş bulamadığını söyledi. Bana laf dokundurmak istiyor sandım. Hani ben AK Partiliyim, kendisi de CHP'li ya. Dedim ki, belediyelerin çoğu artık sizden. Oralarda muhakkak avukata ihtiyaç vardır. Başvursun..."
Sanki kızını ateşe at demişim gibi gözleri büyüdü. "Asla olmaz!" dedi.
Anlamaya çalıştım. "Neden, maaşları mı tatminkâr değil?" dedim.
"Parayla ilgisi yok!" dedi, "Biz Karadenizliyiz, bize gelmez!.."
"Ne alakası var Karadeniz'le Akdeniz'le?" dedim.
Kısa bir süre sustuktan sonra son derece kararlı bir şekilde, "Zaten ben kızımın oralarda çalışmasını kabul etmezdim ama Kılıçdaroğlu'nun o sözlerinden sonra hiç kabul etmem!.." dedi.
"Hangi sözleri?" dedim.
Kılıçdaroğlu'nun "Bir kızım mesela avukatlık yapıyor, kendisine söylediğim ilk söz şu: CHP'li hiçbir belediyeden içeri girmeyeceksin..." şeklindeki sözlerini hatırlattı.
"Eee, ne var bunda?" dedim.
"Daha ne olsun?" dedi, "Koskoca genel başkanımız güvenip de kızını göndermiyor! Ben neden göndereyim?"
"Madem o kadar güvenmiyorsun da, neden oyunu veriyorsun?" dedim.
"Kılıçdaroğlu da güvenmiyor!" dedi.
"Yok!" dedim, "O güveniyor..."
"Güvense kızına öyle der mi?" dedi.
"CHP'de ardı arkası kesilmeyen taciz haberleri üzerine o konuşmayı yapmamıştır" dedim. "Torpile/kayırmaya karşı olduğunu göstermek için şov yapmak istediğini anlatmaya çalıştım."

***

Gördüğünüz gibi Kılıçdaroğlu'nu kendi seçmeni bile yanlış anlıyormuş, kaldı ki ittifak ortakları yanlış anlamasın!
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Cihan Paçacı da yanlış anlamış olacak ki vaatlerine kafayı takmış.
Diyor ki: "Gençlere, esnafa, çiftçiye... vaatlerde bulunuyor. Madem birlikte bir hükümet kuracağız, bunları bize sordunuz mu?.."
Şayet Kılıçdaroğlu'nu yanlış anlamış olmasaydı fonlu fonsuz medyalarında bile ciddiye alınmayan söz konusu vaatleri mesele yapmazdı.
Hayır yani, nasılsa yerine getirilmeyecek vaatleri sorsa ne olur, sormasa ne olur?
Vaatlerinin yerine getirilmek zorunda olmadığının en büyük teminatı İstanbul, İzmir ve Ankara belediyelerinin hali pürmelali değil mi?
Kaldı ki, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener de tekil hareket etmiyor mu? Sağda solda vaatlerde bulunurken CHP'ye mi soruyor?
Hele hele, İmamoğlu'nu Fatih Sultan Mehmed'e benzetirken Kılıçdaroğlu'na sordu mu?
Sanırım Cihan Paçacı'nın derdi başka!
Kılıçdaroğlu, CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı başkanlığındaki heyeti Barzani'nin ayağına gönderdi ya, ön almaya çalışıyor galiba. Yani, "Kılıçdaroğlu bunu bize sormadı..." demeye getiriyor.
Milliyetçi / ülkücü mahallede tezgâh açmak kolay değil. Aynı ittifakta yer aldıkları CHP'nin Barzani'ye heyet göndermesinin de hesabını vermek zorundalar.
Bu arada...
Bize sormadan vaatlerde bulunuyor diye eleştirdiği Kılıçdaroğlu, "HDP'ye de soracak mıyız?" derse ne cevap verecek?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA