Devlet bizi ortada bırakır mı tereddütü hızla dağılıyor. Bölgede PKK ve HDP'nin işi artık zor. Eskiden bizim için zordu. Şimdi onlar için zor. Bu da siyaseti çok rahatlattı.
Bölgede fiziki rehabilitasyon başlatıldı. Onu sosyal rehabilitasyon izliyor. Amaç, acıları hafifletecek, gelecek umudunu yeşertecek bir ortamı sağlamak.
5 yılda 30-35 milyar TL yatırımla, bölgede "Zenginlik merkezi" kuracağız. Fabrika, sosyal tesis ve iş imkânlarıyla. Halk orada kazanıp yine orada harcayacak.
Başbakan Binali Yıldırım önceki gece Çankaya Köşkü'nde ulusal gazetelerin genel yayın yönetmenleriyle iftarda bir araya geldi. Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli'nin de katıldığı yemekteki uzun sohbette, Başbakan Yıldırım güncel gelişmeleri değerlendirdi, önemli mesajlar verdi.
İşte...
GÜNEYDOĞU'DA DURUM:
AK Parti Genel Başkanlığı'na adaylığımın açıklandığı gün Diyarbakır'a ve PKK'nın 15 ton patlayıcı ile katliam yaptığı (16 kişi öldü) Dürümlü mezrasına gittik.
Güvenoyu sonrası da Cumhurbaşkanımız'la birlikte Diyarbakır Havalimanı'nın açılış törenine katıldık. Sonra Van'a gittik. Açılış, iftar için. Orada da 8-10 bin kişi vardı.
Evet, terör tehdidi hala var ama halkı büyük ölçüde rahatlamış gördük.
Operasyonlarla sokak ve saha hakimiyeti devlete geçtiği için bu rahatlık geldi. Şimdi halkın kafasında tek soru var: Bundan sonra ne olacak?
Şırnak, Cizre, Midyat, Yüksekova, Sur... Buralarda hep sözüm ona kurtarılmış mahalleler vardı. Temizlendi. Evet, fiziki altyapı hasar gördü. Ama bu hasarı verenler, yıkanlar da teröristler. İki yol izlediler:
1-Evden eve geçmek için tüneller kazarak.
2-Operasyon bitince, temizlik çalışmaları yürüten güvenlik güçlerine kayıp verdirtmek için el yapımı bombaları patlatarak.
BUNDAN SONRA NE OLACAK?
Öncelikle fiziki rehabilitasyon başlatıldı. Enkazların hepsi kaldırılacak. Oralarda kimliği olan, yöresel mimariyi yansıtan şehirler kurulacak. Öncelikle de Sur'da.
Sonra sıra sosyal rehabilitasyona geliyor.
Bu çalışmalar sırasında oradaki belediyelerle asla işbirliği olmayacak.
Genel Başkan Yardımcımız Mehmet Müezzinoğlu'nun koordinasyonunda hazırlanan kardeş aileler, kardeş ilçeler dayanışması en gçlü şekilde hayata geçirilecek.
BÖLGEDE SİYASİ TABLO
Güneydoğu'daki vatandaşlarımız bütün bu operasyonların sorumlusunun ve suçlusunun terör örgütü olduğunu görmeye başladı.
Bir başka önemli nokta: Devlet bizi ortada bırakır mı tereddütü hızla dağılıyor.
Bölgede PKK ve HDP'nin işi zor. Eskiden bizim için zordu. Şimdi onların zor. Bu da siyaseti çok rahatlattı.
EKONOMİK REHABİLİTASYON
Bölgede belirli yerlerin zenginlik merkezi haline getirilmesi için planlar yapıyoruz. 3-4 merkez belirlenecek. Oralarda başta gençler olmak üzere halka gelecek umudu verilecek. Bunun sonucu Batı'ya göç de azaltılmış olacak.
Zenginlik merkezlerini nasıl tanımlayabiliriz.
Önce bölgenin altyapısı hazırlanacak.
Ardından kamu-özel sektör ortaklığıyla o altyapıya uygun fabrikalar kurulacak.
Fabrikalar makinelerine çalıştıracak duruma gelince sembolik fiyatla tümüyle özel sektöre devredilecek. En az 5 yıl alım garantisi verilecek. Kamu alımlarını o fabrikalardan yapacak. Türkiye olarak yılda 3 milyar dolar dış hibemiz var. O hibeler de zenginlik merkezindeki fabrikalardan tedarik edilecek. Yani, yatırımcıya angarya yüklemeyeceğiz.
Zenginlik merkezlerinde iş olacak, iş imkanı olacak. Sosyal hayatın tüm gerekleri sağlanacak. Sinema, spor tesisleri, AVM... Bölge halkı orada kazanacak, orada harcayacak.
Bu özel öneme haiz zenginlik merkezleri için 5 yılda 30-35 milyar TL harcanacağını tahmin ediyoruz.
HDP'Lİ BELEDİYELER
HDP'nin elindeki belediyeler dağa adam yetiştirme merkezleri haline gelmiş. Patlayıcı imal etme, pusu kurma, çatışma eğitimleri veriliyor.
O belediyelerde ikili yapı var: Görünüşte seçilmiş ama kukla başkan. Ardında gerçek gücün sahibi KCK temsilcisi.
Belediye suç işlemişse, kaynak kullanımının denetiminden görevden el çektirmeye, yargıya havale etmeye kadar her şey yapılacak.
Sokağı teröristlerden temizlerken, teröre kaynak aktaran bir yapıya asla izin veremeyiz.
SINIRIN ÖTE TARAFI...
Kanton üstünden Akdeniz'e inme planları var. Bu PKK, PYD'den çok arkasındaki güçlerin oyunu.
Dış güçlerin bir amacı da 100 yıldır süregelen Kürt devleti kurma iddiasını yeniden tezgahlamak. Bölgeyi parçalayarak örtülü sömürgeciliğe zemin hazırlamak.
Ve nihayet, Türkiye, Asya ile Avrupa arasında alternatifi olmayan bir köprü. İşte bunu da bozmak istiyorlar. Ama bölgedeki oluşumun ve değişimlerin doğrudan muhatabı biziz. Uzaklardaki ülkeler değil. Bölgemizdeki gelişmelere asla kayıtsız kalamayız. Hem sonra ABD'nin başı çektiği koalisyonun da ortağıyız. Yani elimizde çok araç var.
ANAYASA, BAŞKANLIK, CHP
Yeni Anayasa için bizim tek muhatabımız Parlamento.
-Biz 2002'den beri her seçimde "Vesayetten kurtulalım. Meclis yeni bir Anayasa yapma becerisini ve iradesini ortaya koysun" vaadinde bulunuyoruz. Diğer partiler de tüm seçimlerde yeni Anayasa vaat ettiklerine göre, aslında bir mesele yok. Bunu birlikte yaparsak iyi olur.
Gelmezlerse, o zaman biz parlamentoya getireceğiz, o karar verecek. Ama B, C planlarımız da olacak.
TÜRKİYE FİİLEN BAŞKANLIĞA GEÇTİ: Bugünlere biz getirmedik. 367 bizim icadımız değil. Asırlar boyunca bir hukuk faciası olarak anılacak. 367'ye karşı ne yaptık? Madem parlamento cumhurbaşkanı seçemiyor, millet seçsin dedik, referanduma gittik. Millet yüzde 70'le destek verdi. İşte o zaman Türkiye'de her şey değişti. Türkiye fiilen başkanlığa geçti.
Şimdi yapılacak şey; Anayasa'yı bu fiili durumla uyumla hale getirmek.
ÇOK SIK TORNİSTAN YAPIYOR: Sayın Kılıçdaroğlu ile sorun samimiyet. Çok sık tornistan yapıyor. Bu tutarsızlığa yol açıyor.