Ben, başına buyruk diyarlarda büyüdüm. (Not: Aslında "Asi ruhlu diyarlar" ifadesi daha doğru olur ama pek dilim varmadı.)
Akhisar'da doğdum. "Şehzadeler Şehri" falan dinlemez, bağlı olduğu Manisa'yı pek önemsemezdi.
İzmir'de büyüdüm. Ah, ah, ah... Lafın gelişi İzmir. Büyüdüğüm yer Karşıyaka. O da "Ege'nin incisi" falan dinlemez, bağlı olduğu İzmir'e meydan okurdu.
İlkokulu ve ortaokulun ilk yılını Akhisar'da okudum. Gazi İlkokulu'nda ve Ali Şefik Bey Ortaokulu'nda. İlçede lise yoktu. Ya Manisa Lisesi'ni seçmek gerekiyordu ya da Balıkesir Lisesi'ni. Akhisarlı aileler, asla oğullarını Manisa'ya göndermezlerdi. Ver elini Balıkesir.
Ortaokulun kalan iki yılını Karşıyaka Lisesi'nin orta bölümünde tamamladım. Okulun bahçesi "Kaf...Kaf..." diye inlerdi. Körfez'in öbür tarafındaki Atatürk ve Namık Kemal liseleri rakip değil, neredeyse hasım olarak görülürdü.
Karşıyaka, İzmir'in plaka numarası olan 35'i hiç benimsemedi. Arabasında değilse bile dilinde, aklında hep "35.5" kaldı.
Akhisar, Manisa'nın plaka numarası olan 45'i hiç sindiremedi. Arabasında değilse bile dilinde ve aklında "45.5" yuvalandı.
Babam, 45.5'ta gömülü.
Annem 35.5'ta yatıyor.