Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ERDAL ŞAFAK

Bir anekdot

Kanada sitelerinden birinde bir anekdot okudum. Gözümden yaş geldi. Gülmekten. Fıkra da diyebileceğimiz anekdotu aynen çevirip aktarıyorum.

***
Quebec'in kuzeyindeki geniş meralardan birinde, bir çiftlik sahibi sürüsünü otlatıyordu. Birden önünde bir toz bulutu yükseldi. Daha sonra toz bulutunun ardından muhteşem bir BMW belirdi.
Arabanın direksiyonunda üstünde takım elbisesi Armani, ayakkabıları Gucci, kravatı Yves St-Laurens, gözlüğü Ray- Ban olan bir genç oturuyordu. Başını pencereden uzatıp seslendi: "Süründe kaç inek ve kaç dana olduğunu söylersem, bana danalardan birini verir misin?"
Sürü sahibi bir delikanlıya, bir hayvanlarına baktı, sakin bir tonda cevap verdi: "Neden olmasın? Kabul!"
Delikanlı kontak kapattı. Dell mini bilgisayarını çıkardı. Cep telefonuna bağladı, İnternette biraz sörf yapıp bir NASA sitesine erişti. Daha sonra GPS uydusuna bağlanıp bulundukları bölgenin tam konumunu belirledi. Ardından koordinatları tespit edilen bölgenin yüksek çözülürlü fotoğrafını çekti ve bir başka NASA sitesine gönderdi.
Delikanlı tüm işlemlerden sonra bölgenin Adobe dijital fotoğrafına ulaştı, fotoğrafı Hamburg'daki bir görüntü analiz sitesine yolladı.
Birkaç saniye sonra Palm Pilot'una bir mesaj düştü: "Gönderdiğiniz görüntü analiz edildi ve verileri koruma altına alındı."
Delikanlı daha sonra Blackberry'sine bağlı Excel hesap sayfası ile OBDC üstünden MS-SQL veri bankasına bağlandı. Birkaç dakika sonra beklediği cevap geldi.
Delikanlı son olarak HP Laser Jet mini yazdırıcıdan 150 sayfalık renkli rapor çıktısı aldı, hızla göz attı ve sürü sahibine döndü: "Süründe tamı tamına 1586 inek ve dana var."
Sürü sahibi başını salladı: "Doğru. Bravo. Danalarımdan birini alabilirsin."
Delikanlı hayvanların arasında dolaşıp birini seçti, arabasının bagajına yerleştirmek için kucakladı.
Sürü sahibi seslendi: "Delikanlı, senin hangi sektörde çalıştığını söylersem, danamı geri verir misin?"
Armani-Gucci'li genç adam biraz düşündükten sonra kafasını salladı: "Neden olmasın? Kabul."
Sürü sahibi, "Sen hükümette çalışıyorsun" dedi.
Delikanlı şaşırdı: "Vav! Tam isabet. Peki ama nereden bildin?"
Sürü sahibi gülümsedi: "Bunu bilmek için falcı olmama gerek yok. Hiç kimse tarafından davet edilmeden buraya geldin. Sormadığım ve cevabını ezbere bildiğim bir soru için bana bedel ödetmeye kalktın. Çiftçilerin ne iş yaptıkları, hayatlarını nasıl kazandıkları konusunda zır cahil olduğuna bakmadan, sırf benden daha akıllı olduğunu kanıtlamak için milyonlarca dolarlık teknolojik oyuncak kullandın. En vahimi inekleri bile bilmiyorsun. Şu önünde otlayan hayvanlar, inek değil koyun."
Ve son sözünü söyledi: "Haydi, indir bakalım bagajından köpeğimi!"
***

Teknolojiyi kutsayanlara, sanal âleme fazla dalıp gerçek hayatı unutanlara armağanım olsun.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA