Devrilmesinin üstünden 10 yıl, idamının üstünden de 6.5 yıl geçti ama Saddam Hüseyin'in hayaleti ortalıkta dolaşmaya devam ediyor. Sadece Irak'ta değil, Avrupa'da da, ABD'de de...
Geçen ay 25'inci yıldönümü anma törenleri yapılan Halepçe katliamını anımsıyor musunuz? Saddam Hüseyin'in onayıyla ve Kimyasal Ali'nin (Ali Hasan El-Mecit) emriyle Irak hava kuvvetlerinin "Mig" avcı bombardıman uçakları 16-19 Mart 1988 tarihlerinde Halepçe halkını hardal ve sarin gazlarıyla bombaladı. Kadın-erkek, çolukçocuk, genç-yaşlı binlerce sivil Kürt öldü. Dökümü şöyle: 2 bin İran Kürt'ü, 5 bin Irak Kürt'ü, yüzlerce İranlı asker, yüzlerce peşmerge...
Bir de katliam sonrası var: O günden beri Halepçe ve çevresinde doğan bebeklerin yarısından fazlası sakat, lösemili, zihinsel özürlü olarak hayata başlıyor.
Halepçe katliamı, Kuzey Irak'taki Kürt nüfusu imha için hazırlanan "Enfal" planının sekiz aşamasından biriydi. İkincisi 23 Şubat 1988'de başlayıp 6 Eylül 1988'e kadar süren "Enfal" operasyonunda en az 182 bin Kürt can verdi.

***
Peki, Saddam Hüseyin bu kimyasal kitle imha silahının malzemelerini nereden ve kimden buldu?
"Nereden"in cevabı: Japonya'dan, ABD'den, Singapur'dan, İtalya'dan, İsviçre'den.
"Kimden"in cevabını da artık biliyoruz: "Kimyasal Frans"tan. Hollandalı ölüm taciri Frans Van Anraat'tan.
ABD, 1989'da Kimyasal Frans için uluslararası tutuklama emri çıkarttı. Milano'da yakalandı, geçici olarak salıverilince hemen kaçtı. Nereye? Bağdat'a elbette. 2003'e, yani ABD işgaline kadar orada, Saddam'ın korumasında kaldı. Arada, ABD uluslararası tutuklama emrini iptal ettirdi. Çünkü CIA'ya epey bilgi aktardı Frans Van Anraat.
Irak savaşı başlayınca ortadan kayboldu. Hollanda'da ortaya çıktı. Çünkü Hollanda gizli servisleri bir punduna getirip onu Bağdat'tan kurtarmıştı.
Uzatmayayım; sivil toplum örgütlerinin ve Halepçe kurbanlarının baskısıyla 2004 sonunda yargılanmaya başladı. Karar 9 Mayıs 2007'de açıklandı: 17 yıl hapis. Kimyasal Frans şimdi cezaevinde.
***
Ama bu mahkumiyetle ne Halepçe dosyası kapandı, ne Saddam'ın hayaleti cehenneme geri döndü. İki gün önce bir grup gözleri yaşlı insan La Haye'deki Adalet Sarayı'nda buluştu.
Bir başka davanın sonucunu öğrenmek için.
Davayı Halepçe katliamında yaralanan 16 İranlı ve Iraklı açmıştı. Kararan hayatlarının hiç değilse tazmin edilmesi için.
Mahkeme başkanı "Gereği düşünüldü" dedi ve kararı okudu: "Frans Van Anraat, 16 kurbanın her birine 25 bin euro tazminat ödemeye mahkum edildi. Tazminata ek olarak, 1988'den bu yana geçen zamanın yasal faizlerini de ödeyecek."
***
16 kurban buruk bir sevinçle La Haye Adalet Sarayı'ndan ayrıldı. Saddam'ın hayaleti de...