Kıbrıs'ta hayat öylesine sıkıcı ve öylesine tekdüze bir "Rutin"e indirgendi ki, gündemin ilk 50, hatta ilk 100 maddesi arasına bile giremiyor. Herkes adadan başını çevirdi.
İşte bu genel ilgisizlik ve yaygın umursamazlık nedeniyle Kıbrıs'ta gerçekten heyecan vermesi gereken bir "Bomba", ömrü havai fişek kadar bile sürmeden sönüp gitti.. Yazık.
***
Kıbrıs'ta önce toplumlar ayrıldı sanılır. Yanlış.
Kıbrıs'ta önce yönetimler ayrıldı diye bilinir. Yanlış.
Doğrusu, Kıbrıs'ta önce futbol ayrıldı.
Ayrı federasyonlar, ayrı ligler...
Diğer kurumların ve halkların ayrılması ondan sonra oldu.
***
Ancak -doğrusunu söylemek gerekirse- bu ayrılık Kıbrıs Türk futboluna yaramadı.
Dışlamalar, ambargolar, tecritler nedeniyle ufku kapanan Türk futbolu, 14 takımlı ama amaçsız bir lige mahkûm oldu.
Mahkûm oldu diyorum; çünkü ne takımlarının herhangi bir uluslararası şampiyonaya katılma hakkı var, ne de futbolcuların Avrupa takımlarında top koşturma şansları...
Buna karşılık Rum takımları, hem Şampiyonlar Ligi'ne, hem de Avrupa (UEFA) Ligi'ne katılıyorlar; hatta Apoel ve AEL Limasol gibi takımları zaman zaman bu Avrupa liglerinde şaşırtıcı başarılara imza atıyorlar...
***
Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu (KTFF), bu prangadan kurtulmak için geçen ay cesur bir girişimde bulundu: Kıbrıs Futbol Federasyonu'na (KOP), "Birleşme" önerisinde bulundu. (Not: Hayır efendim, Kıbrıs Futbol Federasyonu'nda "Rum" sözcüğü yok. O hep bizim söylemlerimizin "Süs"ü...)
İki federasyon başkanı Hasan Sertoğlu ile Kostakis Kutsokumnis önce 11 Aralık 2012'de Rum tarafında bir araya geldi. Görüşmede bir umut ışığı doğdu. Tekrar buluşmak için sözleştiler.
Buluştular da. Bu kez Türk tarafında. 17 Ocak'ta.
İkinci randevuya FIFA gözlemcisi Primo Cornaro ve UEFA gözlemcisi Mark Esselink de katıldı. Bu, Avrupa ve dünya futbolunun en üst kurumlarının da konuyu önemsedikleri anlamına geliyor.
Görüşmeden sonra KTFF Başkanı Sertoğlu, "Bugün bir değil, üç-dört adım birden ilerledik" müjdesini verdi.
Şimdi sıra üçüncü buluşmada. Yeri belli: Zürih. Tarihi de aşağı-yukarı belli: Mart 2013.
Üçüncü randevu "Hayati önem" taşıyor. Türk ve Rum futbol federasyonları FIFA ve UEFA uzmanlarınca belirlenecek koşullar çerçevesinde tek çatı altında birleşme kararını alacaklar. Veya alamayıp bir umudu daha Kıbrıs'taki düş kırıklıkları mezarlığına gömecekler.
***
Ama bir birleşirlerse ya... Çığa dönüşecek bir kartopu yaratacaklar.
Zira adada ilk ayrılan kurumların 58 yıl sonra kucaklaşması, sadece bölünmüş hayatların bir karesini yeniden bütünleştirmekle kalmayacak, Kıbrıs'ta yeni bir barış ve birleşme sürecinin de esaslı bir ilham kaynağı ve güçlü bir tetikleyicisi olacak.
