Başkan Barack Obama'nın en temel diplomatik ve siyasal nezaket kurallarını bile çiğneyerek ABD seçimlerinde açıkça Cumhuriyetçi Parti adayı Mitt Romney'ye destek veren İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'ya mutlaka bir bedel ödeteceği görüşü, başta Washington ve Tel Aviv olmak üzere tüm başkentlerde hayli yaygındı.
Hatta Obama'nın İsrail'in son Gazze operasyonunu bu bedel için fırsat olarak kullanacağı beklentisi bile vardı.
Ama herkes yanıldı. Obama operasyonun faturasını açıkça Hamas'a kesti.
ABD ile İsrail arasındaki neredeyse biyolojik boyutta olan ilişkileri biraz doğru yorumlayan, Obama'nın istese bile Tel Aviv yönetimine meydan okumak bir yana tavır bile koyamayacağını bilir.
En az üç nedenden ötürü.
***
Bir...
Obama'nın 5 Haziran 2009'da Kahire Üniversitesi'nde yaptığı konuşmayı hatırlıyor musunuz? Şöyle demişti:
"İsrail ve Filistin halklarının özlemlerini karşılayacak tek çözüm var: İki halkın da barış ve güvenlik içinde yaşayabilecekleri, yan yana iki devlet. Hem İsrail'in, hem Filistin'in, hem ABD'nin, hem de dünyanın çıkarları bunu gerektiriyor. O nedenle gereken tüm sabrı göstererek bu çözümü sağlamak için bizzat çaba harcayacağım."
Harcadı da. Netanyahu'nun yanıtı, işgal altındaki Filistin topraklarında yeni Yahudi yerleşim merkezleri kurarak Obama'nın girişimlerini dinamitlemek oldu.
Ondan sonra Obama bir daha Filistin-İsrail barışını ağzına bile almadı.
***
İki...
Obama'nın ikinci döneminde yeni bir denemede bulunmasını bekleyenler fena halde yanılıyor.
Çünkü, ABD'nin öncelikleri değişti. Bir başka deyişle, Ortadoğu artık ABD'nin ve Obama yönetiminin öncelikleri arasında yok.
Beyaz Saray bu dönem tüm dikkatini, ilgisini ve çabasını Uzakdoğu'da yoğunlaştıracak. Çin'i stratejik olarak sıkıştırmak için. Obama'nın seçildikten sonra ilk yurtdışı gezisi için bu diyarları seçmesi yeni önceliğin ilk işaret fişeği anlamına geliyor.
***
Üç...
ABD Kongresi'nin dini ve etnik dağılımına göz atalım.
Temsilciler Meclisi'nde 246 Protestan, 134 Katolik, 22 Yahudi, 8 Mormon, 8 belirsiz, 5 Ortadoks Hıristiyan, 2 Budist, 2 Müslüman, 1 Hindu var.
Senato'da ise 53 üye Protestan, 27'si Katolik, 10'u Yahudi, 7'si Mormon, 2'si belirsiz, 1'i de Budist.
Ve gerek Temsilciler Meclisi, gerekse Senato geçenlerde İsrail'e tam destek taahhüt eden bir karar tasarısını kabul etti. Hem de
oybirliğiyle!
Evet, oybirliğiyle!
Kongre'de topu topu 32 Yahudi üye var ama konu İsrail olunca Hıristiyan'ı da, Müslüman'ı da, Budist'i de, Hindu'su da, hatta ateisti de ceketini ilikleyip hazırola geçiyor.
Obama böyle bir Kongre'ye rağmen İsrail'e çıkışabilir mi?