İyi bir tatili gerçekten hak etmişti. Dile kolay; 11 ay boyunca 09-19 mesaisi... Avrupa'nın temellerini sarsan krizin pik yaptığı günlerde gece yarısına kadar fazla mesai... Beyni de, bedeni de artık pes etmek üzereydi...
Orta yaşlardaki yorgun adamımız tatilini rüzgar sörfü merkezlerinden birinde geçiriyordu.
O sabah da erkenden kalktı. Sörf takımını arabasının bagajına koydu. Ver elini sörf cenneti olan o minik koy...

***
Sörf tahtası, yelken, direk ve tutma çatalıyla denize girdi. Usta sörfçüler montajı suda yapardı.
Yelken direğini tahtanın ortasındaki yarığa yerleştirdi. Sonra yelkeni direğe bağlamaya başladı.
O sırada uzaklardan biri ona el salladı ama görmedi. Göremezdi de.
***
Uzaktan el sallayan kişi, koyun epeyce açığında seyretmekte olan "Ticonderoga" sınıfı bir Amerikan kruvazörünün komutanıydı. O da sabahın keyfini çıkarmak için güverteden dürbünle sahili tarıyordu. Sörfünü monte etmekte olan adamı görünce gülümseyip, göremeyeceğini bile bile el salladı.
Kruvazörde ateşlemeye hazır 122 adet "Tomahawk" füzesi vardı.
***
Montaj bitti. Artık sörfe başlayabilirdi. Eh, rüzgarın gücü de fena değildi...
Ayaklarını yelken direğinin iki yanına koydu. Dengesini ancak böyle sağlayabilirdi. Sonra dizlerini kırdı, yelkeni çekip sudan çıkardı.
***
"Tomahawk" füzeleri dünyada sadece iki orduda vardı. ABD'de ve İngiltere'de.
1970'lerde geliştirilmiş, 1980'lerde kullanıma hazır duruma gelmişti.
Saatte 880 kilometre hızla yol alabiliyordu ve 2.500 kilometre kadar menzili vardı.
***
Tatilcimiz, sörf tahtasının üstünde sol elini sağ elinin üstünden geçirip çatalı kavradı.
Sonra dik durmasını sağlamak için direği kendine doğru çekti.
Ardından sağ eliyle çatalı tutup hafifçe içeri doğru çekti. Rüzgar yelkeni doldurmaya başladı. Yelkeni rüzgarın estiği yöne çevirdi.
***
"Tomahawk" füzesi deneme atışlarından sonra savaş alanlarında ilk kez 1991'de kullanıldı. Birinci Körfez Savaşı'nda. 297 adet "Tomahawk" gönderildi Saddam Hüseyin'in hedeflerine. 282'si hedefi bulup vurdu. 6'sı fırlatıldıktan sonra denize düştü, 9'u fırlatma rampasından ayrılamadı.
İkinci kullanım alanı da Irak oldu. 17 Ocak 1993'teki "Southern Watch" ve 26 Haziran 1993'teki "Bushwacker" operasyonlarında. Saddam'ı uçuşa yasak bölge kararına uymaya zorlamak için. İki operasyonda toplam 68 adet "Tomahawk" fırlatıldı.
***
Sörfçümüz yelkenin ipini sağ eliyle tuttu. Sonra ipi bırakıp sol eliyle yelken direğini yokladı. Bunu yaparken vücudunu tahtanın önüne doğru hafifçe çevirerek ayaklarını rahatça hareket edebileceği bir konuma getirdi.
Çatalı suya paralel, direği ise suya dik tutmaya gayret etti.
Rüzgarla ve dalgalarla sörf dansına başladı...
***
NATO'nun Bosna Hersek operasyonu sırasında, Saraybosna kuşatmasını kırmak amacıyla 10 Eylül 1995'te Sırplar'ın bir haberleşme kulesi bir Amerikan savaş gemisinden ateşlenen 3 adet "Tomahawk" füzesiyle yerle bir edildi. Bu darbeden üç gün sonra Sırp orduları çekildi, iki ay sonra da Bosna savaşına son veren Dayton görüşmeleri başladı.
1998'de Afganistan'daki El Kaide kamplarına ve Sudan'daki bir ilaç fabrikasına, aynı yıl Irak'a, 1999'da Kosova'daki Sırp hedeflerine epey "Tomahawk" gönderildi. Toplam 550 füze!
2001'den bu yana süren Afganistan savaşında da "Tomahawk"lardan yararlanılıyor.
2003'teki Irak savaşında da Saddam'ın karargahı "Tomahawk"larla yok edildi.
Ve nihayet geçen yıl Libya'da Kaddafi rejimine karşı düzenlenen operasyonda 184 adet Amerikan, 7 adet de İngiliz "Tomahawk" füzesi ateşlendi.
***
Sörfçümüz kendini kaptırıp kıyıdan epey uzaklaştı. Ama kendisine selam veren komutana yaklaşamadı. Çünkü kruvazör çoktan bölgeden çıkmış, güneye dümen kırmıştı. Kimbilir; belki Suriye açıklarına doğru, belki de Süveyş Kanalı'nı geçerek Hürmüz Körfezi'ne doğru...
***
Sörfçü ile komutan arasında ne gibi ilişki mi var?
"Tomahawk" füzesini de, rüzgar sörfü tahtasını da aynı adam geliştirdi. Bir aerodinamik mühendisi. Jim Drake. Geçenlerde öldü. 83 yaşındaydı. Ve 75 yaşına kadar düzenli olarak sörf yapmıştı.