Kamuoyunda "4+4+4 sistemi" adıyla benimsenen "12 yıllık kesintili zorunlu eğitim" önerisinde beni siyasi tartışmalardan çok eğitim ordusunun değerlendirmeleri ilgilendiriyor.
Sağ olsunlar, öğretmenlerimiz de bu ilgimi karşılıksız bırakmıyorlar. Görüşlerini, yorumlarını, deneyimlerini elektronik iletilerle ulaştırıyorlar.
Dün bir Türkçe öğretmeninin birinci sınıf öğrencisi ile yedinci veya sekizinci sınıf öğrencisini aynı mekânda eğitmenin fiziki ve psikolojik güçlüklerini konu alan iletisini bu köşede aktardım. Bugün de bir rehber öğretmenin tespitlerine ve uyarılarına yer vereceğim.
İşte sözü uzatmadan öğretmenimizin anlattıkları:
"Psikolojik danışman (rehber öğretmen) olarak ben de arkadaşımın (Not: Dün köşemde ağırladığım Türkçe öğretmenini kastediyor) gözlem ve fikirlerine katılıyorum.
Gelişim dönemleri ve yaş grupları birbirinden çok farklı olan öğrencilere aynı okulda eğitim vermenin birçok sakıncasını gözlemliyoruz. En basiti, 7 yaşındaki ve 15 yaşındaki iki erkek ya da kız öğrenci aynı tuvaleti, lavaboyu kullanmak zorundalar. Aralarındaki fiziksel fark iki kat. Nöbetçi öğretmenlerimiz her an okulun her yerinde olamıyorlar ve maalesef küçük sınıflardaki öğrencilerimiz fiziksel, duygusal ve psikolojik şiddete ya da baskıya maruz kalabiliyorlar.
Sadece bu nedenden dolayı bile kesinlikle bu iki dönemin ayrı binalarda eğitim görmesini sonuna kadar destekliyorum.
Yeni düzenlemeyi yaparken gerek iktidarın, gerekse muhalefetin siyasi çıkarlar, şovlar ya da "güç bende benim dediğim olacak" şeklindeki yaklaşımlardan uzak, çocuklarımıza elimizdeki imkanları iyi kullanarak daha verimli bir eğitim ortamını nasıl sağlarız çabası içerisinde olmalarını dilerim."