Ekonomik kriz Avrupa'da 11 devlet veya hükümet başkanını koltuğundan etti. 12'ncisi de iktidarda son günlerini yaşıyor. Sayayım:
Geir Haarde (İzlanda), Ivars Godmanis (Letonya), Ferenc Gyurcsany (Macaristan), Viktor Yutçenko (Ukrayna), Brian Cowen (İrlanda), Gordon Brown (İngiltere), Jose Socrates (Portekiz), Yorgo Papandreu (Yunanistan), Silvio Berlusconi (İtalya), Jose Luis Rodriguez Zapatero (İspanya), Emil Boc (Romanya) ve yarın yapılacak seçimin ardından görevi bırakacak olan Slovakya Başbakanı Iveta Radicova...
Tepetaklak olan 12 devlet ve hükümet başkanının en şanssızı listenin başında yer alan İzlanda eski Başbakanı Geir Haarde: Sadece iktidarı yitirmekle kalmadı, bir de mahkeme önüne çıkarıldı!
Suçu: Ülkeyi krize sürüklemek. Daha doğrusu, 2008'de patlak veren finansal ve ekonomik krizi iyi yönetememek.
***
Kuzey Kutbu'na yakın 320 bin nüfuslu bu ada ülkeyle ilgilenenler hatırlayacak: 2008'de ABD'de başlayan finansal kriz İzlanda'yı fena vurdu. Kredi derecelendirme kuruluşları İzlanda'nın "AAA" olan notunu aşağı çekince, ülkenin gayrısafi yurtiçi hasılasının neredeyse 10 katı aktif büyüklüğüne sahip olan 3 banka çöküverdi. Tabii ülke ekonomisi de resesyona girdi... Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) 1.6 milyar dolar yardımı olmasaydı uçurumdan aşağı yuvarlanacaktı.
İşte o kaos günlerinde Başbakan Geir Haarde istifa etmek zorunda kaldı... Ama yakasını sıyıramadı. Parlamento "Öyle bırakıp kaçamazsın" dedi ve bir soruşturma komisyonu oluşturdu. Komisyon aylarca süren soruşturmadan sonra 64 yaşındaki Geir Haarde'ın mahkemede hesap vermesi gerektiği sonucuna vardı.
Şimdi Yüce Divan'da yargılanıyor! Başkent Reykjavik'e hâkim bir tepede kurulu olan İzlanda Kültür Müzesi'nde yapılan duruşmalarda
başsavcı fena yükleniyor: "Neden büyük bir krizin gelmekte olduğunu haber veren sinyalleri gizledin? Neden obezleşmiş bankaları zayıflama rejimine sokmadın?"
Geir Haarde bu suçlamalara karşı
kendini şöyle savunuyor: "Bankaların iflasını önlememekle iyi bir karar verdim. Çünkü reel ekonomi bu sayede ayakta kaldı. Ülkenin üretim çarkları tahrip olmadı ve şimdi gördüğünüz gibi tıkır tıkır çalışıyor. Devlet olarak bankacılık sisteminin ülke dışındaki borçlarına güvence verseydik, şimdi Yunanistan'ın durumuna düşmüş olurduk."
Savunmasında haklılık payı çok. Gerçekten de ekonominin en zor günlerinde bile İzlanda'da işsizlik yüzde 7'nin üstüne çıkmadı. Bir başka deyişle, hemen hiç kimse işini yitirmedi. Fazla mesailerin kaldırılması işletmelerin soluk almalarına yetti.
***
Başsavcının 2 yıl hapsini istediği eski Başbakan Geir Haarde hakkındaki karar haftaya, tam tarih vereyim, 15 Mart'ta açıklanacak.
Ama aklansa da, ceza da alsa, Haarde, kriz nedeniyle yargılanan ilk siyasetçi olarak tarihe geçecek.
Acaba emsal olur mu?