1990'lı yıllarda Türk siyaset sahnesinin önemli aktörleri arasında yer alan, 2000'lerde de Afganistan'da NATO'nun Kıdemli Temsilcisi, yani en üst düzey sivil yetkilisi olarak görev yapan Hikmet Çetin ziyaretimize geldi.
Afganistan'da hemen her gün çatışma oluyor, intihar saldırıları düzenleniyor, karargâhlar bombalanıyor ama dünya 10 yıldır süren bu savaşı kanıksadığı için gazetelerde pek yer bulamıyor.
Oysa NATO ve ABD güçleri duvara çarpmak üzereler. Örneğin bir yıl önce başlatılan Kandahar operasyonundan hâlâ herhangi bir sonuç alınamadı. 140 bini Amerikalı 210 bini aşkın Batı gücü mevcudu en fazla 35 bin kişi olarak tahmin edilen Taliban'la başa çıkamıyor.
Hikmet Çetin'e şu sıralar neyle meşgul olduğunu sorduk. ABD'deki iki önemli stratejik araştırmalar kuruluşuyla çalıştığını söyledi. Biri "Afganistan sorununa nasıl çözüm bulunabilir" sorusuna yanıt arıyormuş, diğeri ise "Avrupa-Atlantik güvenliği" konusuna odaklanmış.
Afganistan konusuyla ilgilenen kuruluş "Akil adamlar"dan kurulu bir komisyon oluşturmuş. Çetin de onların arasındaymış. "Sık sık Afganistan'a gidip geliyoruz" dedi.
- Ülkede durum nasıl?
- 30 yıldır süren savaş nedeniyle halk yorgun. 10 yıldır çatışıp duran ABD ve ISAF birlikleri yorgun. Hatta Taliban da yorgun. Bu yorgunluk giderek bezginliğe de dönüşüyor. Birçok ülke Afganistan'daki askerlerini çekmeye hazırlanıyor. ABD bile çekilme takvimi hazırladı. Ancak ülkede barış sağlanmadan çekilirlerse, bir felaket olur.
- Barış nasıl sağlanabilir?
- Üç koşulun bir araya gelmesine bağlı: 1- Ülkedeki tüm etnik ve silahlı unsurları kapsayacak. En başta da Taliban'ı. 2- Pakistan rıza gösterecek. Çünkü Afganistan'da asla Pakistan'sız barış olmaz. 3- El-Kaide ülkeden çıkarılacak. Zaten Taliban ile El-Kaide'nin hedefleri taban tabana ters. Taliban sadece Afganistan ve Pakistan'ın yabancı güçlerden arındırılmasını istiyor. El-Kaide ise cihatı tüm dünyaya yaymayı amaçlıyor.
- Taliban'ın tutumu ne?
- Hem Afganistan'daki, hem de Pakistan'daki Taliban temsilcileriyle görüştük. "Önce yabancı askerler çekilsin" talebinde direniyorlar. Biz de onlara "Siz silah bırakmadıkça ya da barış gelmedikçe yabancı askerler çekilemez" diyoruz.
- Müzakerelerin bir sonuca ulaşacağına inanıyor musunuz?
- Ümitliyim. Bir yandan ABD ve ISAF güçlerinin, öbür yandan da Taliban'ın ilkbahar saldırılarından sonra "Bu iş silahla olmayacak" yaklaşımının daha fazla destek bulacağına ve daha yüksek sesle dillendirileceğine inanıyorum. İşte o zaman taraflar masaya oturacak.
- Nerede olacak bu buluşma?
- İki aday var: Türkiye ve Suudi Arabistan. Ama şimdilik Türkiye çok daha şanslı görünüyor. Afganistan Devlet Başkanı Hamit Karzai'nin tercihi de Türkiye'den yana.
Hikmet Çetin durup soluklandı, çayından bir yudum aldı, sonra açıklamalarını noktaladı:
"Biliyor musunuz; Afganistan'da tek kazanan Çin olacak. Herkes savaşırken o kenarda bekliyor, silahların susacağı güne hazırlanıyor. Şimdiden Afganistan'daki madenlere 20 milyar dolarlık yatırım yaptı. Ayrıca 8 milyar dolarlık harcamayla Afganistan'ı Tacikistan üstünden Çin'e bağlayacak bir demiryolu inşa ediyor. Yarın, öbür gün Çin'i Afganistan'da bir numaralı güç olarak görürseniz, şaşırmayın."