Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ERDAL ŞAFAK

Münih Konferansı

Münih'teyiz. Dışişleri Bakanı Ali Babacan'la birlikte. Ziyaretimizin nedeni: Münih Güvenlik Konferansı.
Hani şu, 2003'te Irak savaşının arefesinde dönemin ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld'in Saddam Hüseyin'in devrilmesi projesine destek vermeyen Fransa ile Almanya'yı "Yaşlı Avrupalılar", yani "Geri kafalılar" diye aşağıladığı konferans.
Hani şu, 2007'de Rusya Başbakanı Vladimir Putin'in (O tarihte Devlet Başkanı'ydı) tarihi konuşmasını yaptığı konferans. Tam metin çevirisi Genelkurmay'ın internet sitesinde hâlâ duran o konuşmada ABD'nin askeri gücüne dayanarak saldırgan politikalar izlemesine verip veriştiren Putin şöyle demişti: "Rusya olarak bize birileri hep demokrasiyi öğretiyor. Fakat her nedense, bize demokrasiyi öğretenler demokrasiye öğrenmek istemiyor... Bugün uluslararası ilişkilerde askeri gücün neredeyse sınırsız kullanımına tanıklık ediyoruz. Bu güç, dünyayı sürekli çatışmalara sürüklüyor..."
Geçen yıl açış konuşmasını Başbakan Erdoğan'ın yaptığı ve kurulduğu 1962'den beri "Dünyanın en önemli savunma politikaları platformu" olarak gösterilen Münih Güvenlik Konferansı, bu yıl çok daha fazla önem taşıyor. Birçok nedenden ötürü.
Öncelikle ABD'deki yeni yönetimin üst düzeyde katıldığı ilk uluslararası buluşma olduğu için. Başkan Barack Obama, Münih'e yönetimin iki numaralı ismini, yani Başkan Yardımcısı Joe Biden'i gönderdi. Güçlü bir ekip eşliğinde. Heyette Obama'nın ulusal güvenlik danışmanı General James Jones, Pakistan ve Afganistan özel temsilcisi Richard Holbrooke, Akdeniz'den Afganistan'a kadar uzanan bölgedeki ABD güçlerinin komutanı General David Petraeus da bulunuyor. 50'yi aşkın ülkeden 300 katılımcının yer aldığı konferansta Fransa'yı Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, ev sahibi Almanya'yı da Başbakan Angela Merkel temsil ediyor. Rusya adına ise Başbakan Yardımcısı Sergey İvanov katılıyor ama Devlet Başkanı Dimitri Medvedev'in de Münih'e gelebileceği söyleniyor.
Münih Güvenlik Konferansı'nı önemli kılan bir başka neden de, ABD'nin yeni yönetiminin ilk açılım adımlarını burada atabileceği umudu : Yanlış atamalarla (İki vergi borçlusunu, Tom Dasche ile Nancy Killefer'i önemli görevlerle hükümete almaya kalktı), hatalı kararlarla (Altyapı yenileme yatırımlarından pay alacak şirketlere yerli malı demir-çelik kullanmaları koşulu getirince Dünya Ticaret Örgütü ve AB "Buna himayecilik denir" diye kıyameti kopardı) ve gaflarıyla çok çabuk ABD basınının hedefi haline gelmeye başlayan Obama'nın imaj düzeltmek için Münih'teki konferansta bazı bombalar patlatabileceği iddia ediliyor.

Rusya, İran, ille Afganistan
Bu bombalar neler olabilir? Örneğin, Rusya'ya iki ülkenin de nükleer başlıklarını bin adede indirmelerini önermesi gibi. (Washington ile Moskova daha önce nükleer başlık sayısını 31 Aralık 2012'ye kadar karşılıklı olarak 17002000 adede düşürmekte anlaşmışlardı.)
İran ile çeşitli düzeylerde aylardır sürdürüldüğü belirtilen görüşmelerin Münih'te aleniyete dökülmesi gibi.
Gerçi Tahran "Münih'te ABD ile temas kurmayı düşünmüyoruz" dese de, Obama yönetiminin sürpriz bir jestle PKK'nın İran kolu olan PJAK'ı "Terör örgütleri listesi"ne eklemesi, doğrudan müzakerelerin kapısını aralayabilir. (Not: İran adına Münih konferansını Meclis Başkanı Ali Laricani izliyor.)
Ancak bu yıl konferansın en önemli konusunu Afganistan oluşturacak. Irak'tan çekeceği askerlerin 20-30 binini Afganistan'a gönderecek olan Obama, Avrupalı müttefiklerinden de katkı bekliyor. Ne var ki başta Fransa ile Almanya olmak üzere hemen hiçbir Avrupa ülkesi bu talebe sıcak bakmıyor. Ve son dakika gelişmesi: Obama'ya Avrupa'nın esirgediği destek Rusya'dan geldi. Medvedev, "Rusya ve müttefikleri, Afganistan'daki terörle mücadelesinde ABD ile tam işbirliği hazır" dedi. (Not: Medvedev, "Müttefikler" ifadesiyle Ermenistan, Belarus, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan ve Özbekistan'ı kastediyor.)
"İslamofobi"den "Medeniyetler Çatışması"na kadar Bush yönetiminin dilinden düşürmediği birçok kavramı ve onlara dayandırılan politikaları terk etmeye kararlı olan Obama'nın açılımlarına Münih ebelik edecek mi? Herkesin beklentisi bu yönde...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA