Ankara'da giderek kızışan cumhurbaşkanlığı savaşları nedeniyle pek farkında değiliz ama göbeğinde Türkiye'nin de yer alacağı bir gaz krizi patlak vermek üzere.
Hem de yanı başımızda. Kafkaslar'da.
Her şey, Başkan Putin'in bizzat yönettiği Rus doğalgaz devi Gazprom'un 2007 fiyatlarını ilan etmesiyle başladı. Buna göre, Avrupa ülkeleri için bugün bin metreküpü 260270 dolar arasında değişen tarife 1 Ocak'ta ortalama 293 dolara yükselecek. Gaz fiyatı petrol piyasasındaki gelişmelere endeksli olduğu ve zam oranı makul bulunduğu için Avrupalılar pek ses çıkarmadı.
Ancak Rusya, eski Sovyet cumhuriyetlerine indirimli tarife uygulamasına son vereceğini açıklayınca kıyamet koptu. Özellikle de bu yeni politikanın başlıca hedefi olan Gürcistan'da. Çünkü ona yapılan zam yüzde 100'ün üstündeydi: 110 dolardan 230 dolara!
Gürcistan bu fiyattan Rus gazı almayı reddetti, Moskova da "Keyfin bilir, 1 Ocak'ta van ayı kapatırım" yanıtı verdi.
Gürcistan bunun üstüne çevresindeki kaynaklara yöneldi. Azerbaycan ve İran'a. İhtiyacının yarıdan fazlasını indirimli fiyatla Rusya'dan karşılayan Azerbaycan, Şahdeniz yataklarından ürettiği gazın bir bölümünü Türkiye ve Gürcistan'a ihraç ediyor. Üç ülke arasında yapılan anlaşmada, Türkiye'nin 2007 kontenjanı 2.8 milyar metreküp, Gürcistan'ın ise 250 milyon metreküp olarak belirlendi. Oysa Gürcistan'ın yıllık gaz ihtiyacı 1.8 milyar metreküp.
Açığı nasıl kapatsın? İran'ın kapısını çalıp gaz karşılığı elektrik teklif etti. Tahran olumlu karşıladı ama tam masaya oturduklarında ABD kükredi: "Sakın ha! Düşmanımla enerji işbirliğine gidersen, senin için kötü olur!"
Başka çaresi olmadığını söyleyen Gürcistan'a ABD seçenek gösterdi: "Şahdeniz'deki kontenjanını artırmaya çalış. Bu konuda ben de yardımcı olurum."
Oldu da. Türkiye, Azerbaycan, Gürcistan enerji bakanları geçen hafta Tiflis'te biraraya gelip anlaştılar: Türkiye payına düşecek 2.8 milyar metreküp gazın bir bölümünü Gürcistan devretmeyi kabul etti. (Bazı iddialara göre Gürcüler taleplerine "evet" denilmezse, Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattını kapatacakları şantajında bulundular!)
Moskova renk vermiyor
Rastlantıya bakın; bu uzlaşmanın hemen ardından İran'dan Türkiye gaz akışı bir anda azalıverdi: Günde 27 milyon metreküpten önce 17 milyon metreküpe, daha sonra 5 milyon metreküpe. Hatta bazı günler İran'dan hiç gaz gelmiyor. Ne dersiniz; misilleme olabilir mi?
Durun bitmedi. Moskova, Gürcistan'ın ardından Azerbaycan'a yöneldi: Hem tarifeyi 110 dolardan 230 dolara çıkardı, hem de bu yeni fiyattan bile gaz sevkiyatını ciddi biçimde azaltacağını bildirdi. Gerekçesi: "İhtiyacını kendi kaynaklarından karşıla!"
Türkiye ister istemez Şahdeniz kontenjanının bir bölümünü de Azerbaycan'a devretti; iyi mi!
İran gazı devre dışı, Şahdeniz gazı devede kulak. Günde 90 milyon metreküp doğalgaza ihtiyaç duyan, kış aylarında talebi 120 milyon metreküpe çıkan Türkiye kaldı mı büyük ölçüde Rusya'nın eline!
Acaba Moskova yeni yılda bize ne tarife uygulayacak? (İki taraf da "Ticari sır" gerekçesiyle rakamı açıklamayı reddediyor!) Acaba çökertmek istediği Gürcistan'a sağladığımız destek için ne düşünüyor? Acaba o zorlu Şubat-Mart soğuğunda bize düzenli gaz akışını garanti edecek mi?
Göreceğiz... Ah unutmadan; Rus parlamentosu (Duma), Putin'e yabancı kurum ve devletlere karşı "Gerektiğinde" ekonomik yaptırım uygulama, yani petrol ve gazı silah olarak kullanma yetkisi verdi! Duyururuz.