Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ERDAL ŞAFAK

Zenginler ve yoksullar

Adana, Mersin, Gaziantep'i kapsayan seçim turunda adaylar ve parti yetkililerinin yanı sıra ticaret ve sanayi odaları yöneticileriyle de görüştük.
Ve üç ilin iş dünyası temsilcilerinden de aynı yakınmayı, daha doğrusu feryadı duyduk: "2001 krizinin sarsıntılarını atlatmaya çalışırken, yatırım teşvikleri yasası yeni bir darbe indirdi..."
Daha dün sevgili Yavuz Donat, Bolu'dan da benzer sızlanmayı aktardığına göre, sorun sanayisi gelişmiş ya da gelişmekte olan tüm yöreleri ilgilendiriyor.
Her şey hükümetin iyi niyetle, kişi başına düşen milli geliri 1500 doların altındaki illerde, yeni yatırım ve istihdama özel teşvikler getiren yasayı çıkarmasıyla başladı. 2001 yılı verilerinin esas alındığı yasadan 36 il yararlanıyor. Bu illere yatırım yapacak girişimcilere bedava arsa sağlanacak, indirimli elektrik tarifesi uygulanacak, sigorta primlerinin ciddi bir bölümünü Hazine üstlenecek. Amaç hem göçü durdurmak, hem de istihdam yaratmak.

Gaziantep'in günahı ne?
Ne kadar güzel değil mi? Şimdi haritayı açın. Örneğin Gaziantep ve çevresini inceleyin. Komşuları: Osmaniye, Adıyaman, Şanlıurfa, Malatya. Kişi başına düşen milli gelirleri 1.500 doların altında olan bu illerin tümü teşvik yasasından yararlanıyor. Gaziantep ise sınırı sadece 93 dolarla aştığı için kapsam dışı. "Canım o zaten sanayileşmiş bir ilimiz, teşviklerden faydalanmaması onun için pek önemli değil" demeyin. Çok önemli, çok.
Buyurun bir oda yetkilisinin ağzından, yasanın Gaziantep'e yansımaları: "4 organize sanayi bölgemiz dolu. İnşaatı süren ve planlananlarla bu sayı 7'ye çıkacak. Ayrıca 3 de küçük sanayi sitemiz var. Ancak bu yasadan sonra Gaziantep'te yeni sanayi yatırımı hayal olur. 40-50 kilometre ötemizde onca teşvik sağlanmış iller dururken, yatırımcı niye Gaziantep'e gelsin ki? Daha da kötüsü, birçok girişimci tesislerini o illere nakletmeyi düşünüyor. Bazıları hazırlanmaya başladı bile..."

Çukurova'da panik var

Adanalı, Mersinli sanayiciler de görüşmelerimiz sırasında "Yeni yatırımdan vazgeçtik, mevcudu korumanın derdine düştük" dediler. Adana'ya komşu Kahramanmaraş'ta da benzer panik yaşanıyor. İşte Kahramanmaraş Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Mehmet Balduk'un anlattıkları: "Yasanın bu haliyle çıkmaması için bir yıl uğraştım ama derdimi kimseye anlatamadım. Maliye Bakanı'na söyledim, 'Tamam ben Başbakan'a ileteceğim' dedi. Sonra ben Başbakan Erdoğan'a durumu anlattım, 'Evet haklısın' dedi ama yine sonuç alamadık. Şimdi '2005'te birşeyler yapalım' diyorlar. Ancak 2005 her şey için çok geç olabilir."
Yatırımların teşvikli bölgelere kayması gelişmiş ülkelerde de ciddi bir sorun olmaya başladı. ABD'de ve AB ülkelerinde fabrikalar sökülüp işçiliğin ucuz, teşviğin çok olduğu Çin'e ve Güneydoğu Asya ülkelerine naklediliyor. Eski Doğu bloku ülkelerinin de yakında bu pastadan pay almaya başlayacağı belirtiliyor.
Örneğin Belçika'da son yıllarda işini yitirenlerin yüzde 19'u "Sanayi göçü" denilen bu gelişmenin kurbanı. Fransa'da da sanayide son 25 yılda azalan 1.5 milyon istihdamın sorumlusu olarak taşınan fabrikalar gösteriliyor. Cumhurbaşkanı Chirac, bu gelişmeyi durduracak önlemleri belirlemek için sanayicilerden ve iktisatçılardan oluşan bir komisyon kurdu. Başkan Bush da seçim kampanyasında konuyu ağırlıklı olarak işleyecek. Çünkü ABD'de bir türlü azaltılamayan işsizliğin başlıca nedenlerinden biri bu.
Türkiye ülke içinde sanayi kaydırması yerine, öncelikle yatırım ortamını iyileştirip, Batı'daki "sanayi göçü"nden faydalanmanın yollarını aramalı.
Ama ille de yasada ısrar edilecekse, genel değil, sektör bazında teşvik verilmeli.
Çünkü bir yerde istihdam yaratmaya çalışırken, bir başka yerde işsizler ordusunu büyütmenin alemi yok...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA