28 Mart'ta en ilginç, en heyecanlı mücadele Gaziantep'te yaşanacak. Çünkü burada partiler değil, bir parti ile bir kişi çekişecek.
Bir tarafta iktidar gücü ve estirdiği rüzgar nedeniyle kimi aday gösterirse göstersin iyi oy alacak AK Parti.
Diğer tarafta bağımsız aday bile olsa başa güreşecek Celal Doğan.
Öylesine güçlü bir marka ki Doğan, CHP lideri Baykal, "Listeyi dileğin gibi düzenle" diyerek Gaziantep'te tüm yetkilerini ona devretti.
Peki sandıktan kim çıkacak? Önce adayları tanıtalım.
AK Parti, Konukoğlu Tıp Merkezi'nin Genel Müdürü Dr. Asım Güzelbey'i aday gösterdi. Gaziantepliler'e göre bu tercih, kentin güçlü ismi Sanko Holding'in patronu Abdülkadir Konukoğlu'nun iktidardan yana ağırlık koyması anlamına geliyor. Güzelbey, eski siyasilerden Hasan Celal Güzel'in halasının oğlu.
Siyasiler ve sivil toplum örgütleri yöneticileri Güzelbey'i "İyi bir insan, çalışkan ama bir kusuru var: Biraz fazla otoriter" diye anlatıyorlar. Dediklerine göre, makam odasının kapısını sımsıkı kapalı tutar, randevusuz kimseyle görüşmezmiş.
Ayrıca örgütün partiye yabancı birinin aday gösterilmesinden mutlu olmadığı da kulağımıza fısıldananlar arasında.
Güzelbey'le görevli polis sayısının vatandaşları katladığı seçim bürosu açılışından hemen sonra biraraya geldik ve sorduk: "Halkın sizi tanımadığı, örgütün de pek ısınamadığı söyleniyor, doğru mu?"
Cevap: Gaziantepliler beni iyi bilir. 1986-87'de ANAP il başkanlığı yaptım. AK Parti'de ise kurucu il başkanlığı için teklif alan üç kişiden biri bendim.
"AK Parti rüzgarının Gaziantep'e de gelmesi gerektiğini" söyleyen Güzelbey, 15 yıldır kimsenin bileğini bükemediği Celal Doğan'ı yeneceğinden emin. Doğan'ın "Gaziantep'e hizmet borcumuz bitmedi" sloganına gönderme yaparak "Celal Bey merak etmesin, ben kalan borcunu sileceğim" diyor.
Onun derdi CHP
"At ölür semeri kalır, belediye başkanı ölür eseri kalır" ilkesiyle yola çıkıp 15 yılda Gaziantep'in çehresini tepeden tırnağa değiştiren Celal Doğan rakibinin meydan okumasına, "Halkın hizmete vefasına güveniyorum" demekle yetiniyor. Doğan seçim sonucundan çok CHP'nin durumundan kaygılı. "Devletin çizgilerinin, resmi ideolojinin arkasına sığınarak demokrat görünmeye çalışıyoruz. Sol olarak sivilleşemedik, önümüze konulan şablonla idare ettik. Bizim demokratlığımızdan ciddi kuşkularım var" diyor ve iç çekerek ekliyor: "CHP'nin kendisini yenilemesi şart, CHP tutucu olamaz. AK Parti karşısında liberal bir parti olmalı. Ancak bu şekilde rejimin ve geleceğin güvencesi durumuna gelebilir."
Kemal Derviş'in liberal-sosyal sentezine yakın bir duruş. Ve de 29 Mart'tan itibaren CHP'de kopacak fırtınanın habercisi.
Gelelim seçim tahminimize...
DYP, ANAP ve MHP, SP Gaziantep'te büyükşehire aday gösterdi. AK Parti için ciddi dezavantaj. Çünkü örneğin MHP yüzde 5 kemikleşmiş oya sahip. Kentte sevilen kişileri listesine alan Saadet Partisi de bir hayli iddialı.
Sol ittifak ve YTP büyükşehirde seçime katılmıyor ve Doğan'ı destekliyor. CHP için avantaj. Çünkü sadece DEHAP'ın 20 bin oyu var.
"Siyasette son dakika, son saniye önemlidir" diyen Doğan kaybedebilir mi? Ancak iki koşuldan biri gerçekleşirse:
Halk yerel seçimleri CHP'yi silkelemek için fırsat görürse. Ya da üç dönem üstüste Doğan'a oy veren Gaziantepliler "Senden memnunuz ama bu kadar yeter, yenileri gelsin" derse...