Türkiye'nin en iyi haber sitesi
REFİK ERDURAN

Bu üçlü çözüm üretir

Yabancılar "Ölüm ve vergi kaçınılmazdır" derler. Zorunlu askerlik de öyle midir?
Bizdeki uygulamaya bakarsanız evet. Alıştırılmışız: askere alınmayı buluğa ermek gibi bir doğa olayı sayarız neredeyse. Oysa gelişmiş ülkelerin birçoğunda -ulusal güvenliği tehlikeye sokan durumlar dışında- zorunlu askerlik yoktur. Amerika'da 1973 yılında, Almanya'da da geçen hafta kaldırıldı.
Biz kaldırabilir miyiz? Daha neler! Kısaltılması bile büyük sorun. Ülkemizde silahlı kuvvetlerin etki gücü azaldı ama ağırlığı bugün de önemli. Üniformanın hatırı sayılmakta hâlâ.
Öyle olması da doğru. Bölgede sağlam durmamız gereği sürüyor. Üstelik asker gücümüzün bünyesinde önemli değişikliklere yol açabilecek kritik YAŞ toplantısının arifesindeyiz. Ayrıca, bir vesayetin kalkması onu uygulamış olana saygısızlığa yol açmamalı. Siz bir güçsüzlükten kurtulup ayağa kalksanız, eski vasinizin ensesine şaplak atar mısınız?
Bugün en ivedi işimiz anayasa tazelemek, en vahim derdimiz de Kürt sorunu. Her iki konuda askerin yaklaşım ve beklentilerini gözetmek şart.
Bu durumda yeni kabinede en duyarlı özen, en titizce ayar, en azimli ama diplomatça tutum gerektiren nokta Savunma Bakanı koltuğu. Oraya getirilen İsmet Yılmaz Bey'i yakından tanıyorum. Kültür ve Turizm Bakanlığı müsteşarlığını yaparken iş üstünde de gördüm.
Nazik olduğu kadar sabırlı, tutarlı, sonuç alıcı bir yöneticidir. Sorunların üstesinden gelinmesine büyük katkı sağlayacağına eminim. Ama iki başka hükümet üyesi ile uyum içinde işbirliği fırsatı bulursa mutlu sonlar kolaylaşır.
Biri, deneyimli bir açılım ustası: Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay. Öteki de kültür alanındaki görevi yenilenen ve son dönemde İsmet Yılmaz'la birlikte çalışmış olan Ertuğrul Günay.

***

Yeni kabineye ilişkin sunumlar, yorumlar, tartışmalar, basın toplantısı sorularında bir kere bile "kültür" sözcüğüne rastlamadım.
"Şu ara ön plana çıkarılacak bir konu olmadığına göre normaldir" diye düşünenler çok yanılırlar.
Toplumumuzun öfkesi burnunda. Trafikte yol vermeyenin eceli geliyor, spor yapılır gibi kadınlar bıçaklanıyor. Askerlerle, yargıçlarla, Kürtlerle, Alevilerle, başörtülülerle, başörtüsüzlerle, hatta futbol tayfasıyla gerginlikler yaşanmakta.
Bu iklime gömülü toplumu yönetmeye kalkanlar da kol kola olamıyorlar tabii. Tam el sıkışıp işe koyulacaklar derken bakıyoruz, yine gırtlak gırtlağa gelmişler.
Gergin tellerin kopmasını önlemek ve havayı değiştirmek için bilinçli çaba harcamaya başlamak gerek.
Birbirimize katlanmayı değil, birbirimizi sevmeyi öğrenmek zorundayız.
Evet, sevmeyi. Yol sıkışıklığında ters bakan taksiciye kaş çatacağıma "Bu cehennemde yaşayan adamcağız ne çekiyordur" diye acıyabilmeliyim. Başörtülü kızı Ortaçağ'a dönüş habercisi gibi göreceğime anneannemin yadigârı sayıp yüzünde nur aramalıyım. Alevi ayinini huşu ile izlemeli, Kürt şarkısını keyifle dinlemeliyim.
Süryani el işi, Ermeni tablosu, Yunan tiyatrosu, Yahudi romanı ortamıma boyutlar, iç dünyama renkler katmalı.
Kültürle sağlanır bunlar. Sonuç da fantezi değil, toplumun adam olması ve o sayede sağlamca kalkınmasıdır.
***

Öyle gelişme devletçe zorlanamaz; kendiliğinden gerçekleşir. Ama, tulumbaya su dökerek akış başlangıcının kolaylaştırılması gibi, hızlandırılabilir atılımlar.
Bunun yapılması için gerekli kurumlar ve araçlar var devletin elinde; ama şimdiye kadar "kamplaşma giderme, %58 ile %42 ehlini ortak paydalarda birleştirme, toplumun kavga enerjisini bile boş çekişmelere değil de yaratıcı yarışlara yöneltme" gibi amaçlar uğrunda bilinçle kullanılmadı.
Sayın Yılmaz da, sayın Atalay da, sayın Günay da derinlikli ve becerikli aydınlardır. Daha somut görünen güncel hayhuylardan fırsat bulup baş başa vererek toplumun ruhuna eğilebilirlerse asker konusu da, Kürt konusu da, başörtü konusu da sorun olmaktan çıkıp atılım kaynaklarına dönüşür.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA