Türkiye'nin en iyi haber sitesi
REFİK ERDURAN

Kontrol edepsizliği

Cumhuriyeti kutlarken kurucusu bol bol övüldü, başarıları ve sözleri hatırlatıldı. "Yine Atatürk edebiyatı yapıldı" diyenler, onun her türlü eleştiriden muaf tutulduğunu ve insanlıktan çıkarılıp putlaştırıldığını söyleyenler olacaktır.
Abartılı bir itiraz. Atatürk elbette eleştirilir. Örneğin ben onun gençliğe seslenişindeki "Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur" sözünü yanlış bulurum. Damarlarımızda "asil kan" yok. Hiçbir insanda yok. Keşke o kudretin özgürlük düzeniyle kafalara kazandırılacak akıl ve irade gücü olduğunu söyleseydi.
Ama bunlar ayrıntı. Mustafa Kemal'in kendi kafa ve irade gücüyle hepimize kazandırmış olduklarını fark etmek için 1919'daki imparatorluk cesedini göz önüne getirmek gereksiz. Günümüzdeki İslam dünyasının TC-dışı bölümüne bakmak yeter.
"Çağımızın uygarlığı" denince de akla Batı düzeni geliyor ya. Bilim, teknik, ekonomi alanlarında olmasa da insanca düşünüp efendice davranma açısından o düzenin yöneticileri zaman zaman bizim çok gerimizde kalmaktalar. Basbayağı edepsizlik ettiklerini gördükçe insanın "Gücünüz batsın" diyesi geliyor.

***

Mustafa Kemal Batı'nın bilimsel düşüncesine yönelirken onun zorbalığına direnmeyi bildi. Elindeki somut güç çok kısıtlıydı, ama kozları akıllıca değerlendirdi. Sonra kişiliksiz davranıp aptal kurnazlık ede ede Batı'nın karşısında yeniden boynu bükük durumlara düştük. Bizi emir eri gibi görmeye alıştılar.
İngiliz BBC televizyonunda "Hard Talk" diye bir teke tek tartışma programı var ("Dobra Dobra" anlamında). Dünya kamuoyunu en etkileyen yayınlardan biri. Birkaç yıl önce, dış politikamızda biraz biraz bağımsızlık denemeye başladığımız dönemde, o programın sunucusunun karşısındaki uzmana şu soruyu sormasına tanık oldum:
"Türkiye kontrolden çıkıyor mu?"
Tepem attı. Bir e-posta mesajıyla sordum program yöneticisine:
"Kimin kontrolünden çıkması söz konusu Türkiye'nin? Ülkemi talimatla sağa sola yönlendirilecek bir hizmetkâr mı sayıyorsunuz? Asıl sağa sola saldıran Amerika Başkanı Bush ile onun hizmetkârı Başbakanınız Blair kontrolden çıkmış tehlikeli güçlerin temsilcileri değiller mi?"
Hemen yanıt geldi. Özür dileyerek daha dikkatli davranacaklarını bildirdiler. Mesajın kopyasını Dışişleri Bakanlığımıza ilettim.
Ama bir televizyon programcısının sözü devlet yönetimini bağlamıyor tabii. Batılı liderlerden pek çoğunun bize bakışında küstahlık azalması yok.
***

Şimdi yüzümüzü Doğu'ya ve Kuzey'e de çevirerek Suriye, Irak, İran, Pakistan, Rusya ile sorunsuz ilişkiler kurmaya çalışmaktayız ya. Batı'da homurdanmalar yoğunlaştı.
Kuşkuyla bakıyorlarmış efendim. (Kontrolden mi çıkıyoruz iyiden iyiye?) Canları sıkılıyormuş. Hele İsrail'e Türkiye'den gelen tepkilere çok, çok "sinirlenmekte" imişler.
Peki, Batı'nın pozitivist düşüncesinin temeli gerçeklerin belirlenmesi değil midir? İsrail'in Gazze'de yaptıklarının insanlığa sığmadığı iddiası gerçeğe aykırı mı?
"Oradaki militanlar da İsrail'e füze attılar" bahanesi var.
Gülünç. Füze dedikleri derme çatma çatapat azmanları. Hedef tutturdukları yok. Yıllar içinde bir ya da iki kişiye çarparlarsa, trafik kazası. Ama İsrail çağımız teknolojisinin ürettiği en yeni, en güçlü, en korkunç silahlarla yığın yığın insanı vurdu, parçaladı, yaktı. Yaşlı, kadın, çocuk demeden...
Yani Batı petrol oburlarının bu bölgesel üssünün saldırganları ufacık kara parçasına sıkışmış aç bi-ilaç insanları kedi fareyle oynar gibi eziyorlar. Ne amaçla? Bölge kontrolden çıkmasın diye.
Dünyanın Batılı efendileri ve Ortadoğu'daki gözdeleri tepeleme nükleer silahın üstünde bağdaş kurmuşlar. Ama yemin billah silah yapmayacağını söyleyen İran'ı "Senin niyetin bozuk, nükleer programın ilerlerse hepimizi tepelersin" diye köşeye sıkıştırdıkça sıkıştırıyorlar. Gerçek kaygı ne? Bölge kontrolden çıkmasın!
Bendeniz biz biraz kontrolden çıkabilirsek hayrımıza olacak diyorum. Taa 1919'da çıkabildiğimiz gibi.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA