Birine âşık olup olmadığınızı nasıl anlarsınız? Çok kıstaslar ve denemeler önerilmiştir.
Galiba en gerçekçi sınama şudur:
O kişinin diş fırçasını kullanabilir misiniz?
Çünkü sevilenle bir olma duygusu somut biçimde test edilir öylece.
Peki, bir yerdeki uygarlık düzeyini nasıl ölçersiniz?
O konuda da öneri çoktur. Somut kıstaslar vardır aralarında. Örneğin:
"Kaldırımların ve uygarlığın yükseklikleri ters orantılıdır."
Yani bir yerde kaldırımların yüksek olması orada onların üstüne otomobil çıkarılmamasının ancak o yoldan sağlanabildiğini, sürücülerin kurallara saygı duymadıklarını -dolayısıyla uygarlık düşüklüğünü- gösterirmiş.
(Aklım pek yatmaz buna. Uygarlık kişilerin kurallara karşı uysallık dereceleriyle değil, başka kişilere karşı insanca davranışlarıyla ölçülmeli.)
Benim daha hassas bir kıstas önerim var:
Bir yerde neyle şantaj yapılabildiğine bakın.
Örneğin tipik bir Türk ailesinde evin erkeği karısını tokatlarken videosu çekilse, kaseti adama yollayıp "Özür dilemezsen kopyalarını basına dağıtırım" diyerek istediğinizi yaptırabilir misiniz?
Hiç denemeyin. "Dağıt ulan, şanım artar" diye burnunuza gülebilir.
Zira maalesef kadın hırpalamayı ayıp değil, "kazak" erkeklik belirtisi sayanlarımız hâlâ çokça.
***
Hayvanlar sürüye katılan farklı bireye saldırganlaşırlar. İnsan topluluklarında aynı olay "Öteki'ni dışlamak" biçiminde yaşanır.
Bir şantaj girişiminin başarıya ulaşması için kurbanın ayıp teşhiri ile ürkütülebilmesi gerekir.
Ayıp nedir? "Dışlanacak Öteki" kategorisinde görülmek.
O kavram da zaman ve mekâna göre değişiyor. Örneğin bir ara Türkiye'de borç üstüne yatmak, vergi kaçırmak, banka hortumlamak türünden dolaplar ayıp sayılmaktan çıkmış gibiydi. Beceri gibi görülüyordu adeta.
Çok şükür o moda tavsamışa benziyor.
Peki, bugünkü ayıplarımız neler? Kadın tokatlamanın o sınıfa girip girmeyeceği tartışmalı. Eşcinsel olmak girer mi?
Toplumumuzun geneline bakarsanız hayır. Bir çok kesimde puan bile getiriyor, avantaj sağlıyor. Özel yaşantıya kamunun burun sokması ilkelliğini aştık, üstü kapalı düzeyde yaygın olan bir özelliği açıkta kınama ikiyüzlülüğünden kurtulduk.
Ama geçen gün eşcinsel görüntü içerikli kaset baskısına hedef olan bir emniyet yöneticisi görevini bıraktı.
Bence doğru sonuç.
Söz konusu kişi eşcinsel polis olduğu için değil. Yüreksiz polis olduğu için.
***
Bir insanın bir görevde kalıp kalmamasına karar verilirken geçerli olan tek kıstas işini iyi yapıp yapamayacağıdır. Güvenlik uğraşlarıyla cinsel tercih arasında doğrudan bağlantı göremiyorum.
Şimdi pek rastlanmıyor; kadınsı demek olan Fransızca "effemine" sözcüğünü "efemine" diye dilimizin uyruğuna alıp bol bol kullanırdık.
Nedir kadınsı özellikler? Kaba güç ve dil kullanımından kaçınma, duygu gizlememe, rahat iletişim, merhamet, şefkat gibi uygarlık belirtileri.
Bunlar silahlı baskınlara uygun düşmeyebilir ama bir kazada yaralananlara, bir çocuğa, yolunu şaşırmış bir ihtiyara yardımcı olurken çok işe yarar. Ben tutuklanacaksam efe tavırlı polislerin değil de efemine görevlilerin eline düşmeyi tercih ederim.
Dünkü haberi gördünüz: İngiltere Kraliçesi ve eşinin korunmasında Saray kadrosuna alınmak üzere gazete ilanıyla eşcinseller aranıyor. (Bordro kontenjanlarında azınlık gruplarına yer verilmesi orada yasa gereği olduğu için.)
İnsanları değerlendirirken kendi önyargılarımızı onların -ellerinde olmayan- tercihlerinin üstünde tutmak gibi alışkanlıklardan biz de büsbütün sıyrılalım artık.
Eşcinsellik değil ama Öteki'ni dışlamak ayıptır.