Boğazın tüm ihtişamının kıyısında, mütevazı, kendi halinde, bir o kadar huzur dolu bir yer Vaniköy Camisi. Bahçesinde boğaz balıkçılarının sıralandığı, cemaatiyle bölgenin nazar boncuğu camiye iki yıl önce deyin yerindeyse nazar değildi. 15 Kasım 2020'de meydana gelen yangında bir gecede kül oldu...
Haberi okuyan herkesin içi sızladı. Çünkü boğaz kıyısındaki 11 tarihi camiden biriydi Vaniköy Camisi... Ama yangının üzerinden bir gün geçmeden Kalyon Vakfı restorasyona talip oldu.
Bundan sonrasından söz edeceğim ama Vaniköy Camisi'nin hikayesine değinmeden olmaz... İstanbul fethinden sonra Vaniköy Papaz korusu olarak bilinen caminin şu anda içinde yer aldığı yer Padişah IV. Mehmed tarafından bu bölgeye bir Türk köyü kurulması için şehzadelerin hocası Vani Mehmed Efendiye bağışlandı.
Mehmed Efendi Van'da doğup büyüdüğü için Vanlı manasında Vani ön adı ile anılırdı...
Bölge Vani Mehmed Efendiye ait olduğu için Vaniköy ismini aldı.
Cami, semte de adını veren Vani Mehmed Efendi tarafından 1665-66 yılları arasında yaptırıldı.
Sultan I. Mahmud zamanında Divitdar Mehmet Paşa tarafından 1752 yılında camiye Hünkar mahfeli de eklendi. Camide yapılan son kapsamlı onarım 1968 yılında Vani Vakfı tarafından yapıldı.
Caminin mülkiyeti Vani Mehmet Efendi Vakfı'na ait. 1470 metrekare yüz ölçümlü mütevazı cami yanana kadar kagir duvarlı ve ahşap tavan örtüsüyle boğazın zarif simgelerdin biriydi.
VEFALI OLMANIN KIYMETİ
Kalyon Vakfı ile İstanbul Vakıflar 2'nci Bölge Müdürlüğü ve Mehmet Vani Vakfı arasında imzalanan "Restorasyon Protokolü" kapsamında yenileme çalışmaları hemen başladı. Kalyon Holding Vaniköy Cami Restorasyonu Proje Müdürü Yüksek Mimar Nuran Nar, "Yangından sonra caminin ahşap kısımlarından geriye neredeyse hiçbir şey kalmamıştı.
Ancak yangından bir yıl kadar önce, eserin mevcut durumunun üç boyutlu tarama yöntemi ile rölövesinin alındığı öğrendik. Bu büyük bir şanstı" diye anlatıyor çalışmaların başlangıcını...
Kalyon Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Kalyoncu, "Kalyon Holding olarak, gelecek nesillere iyilik ve güzellik katmayı, "vefa"lı olmanın kıymetini göstermeyi hedefliyoruz" diyerek yola çıktıklarını söylüyor. Çam keresteleri Dursunbey'den, meşe keresteleri Yenice'den, mermerleri Marmara Adası 'ndan getirterek özgün malzemeler ile restorasyonun yüzde 90'lık kısmını özenle tamamlandı.
18 ay gece gündüz, büyük bir özveri ve titizlikle çalışılan Vaniköy Cami, küllerinden yeniden doğmak için hazır...
Biz de önümüzdeki hafta açılışı yapılacak camiyi Şantiye Şefi Mimar Baha Mudut ile herkesten önce gezdik. Yapılanları yerinde gördük. İşte yeni caminin portresi:
KALEM İŞİ MOTİFLER YENİLENDİ
Yapılan restorasyon çalışmalarından anlaşıldığı haliyle cami 1753 yılında Sultan I. Mahmut'un yenilettiği halde caminin taşıyıcı ve bölücü olan tüm kargir ve ahşap iskelet taşıyıcı sistemlerinin ana kurgusunun bu dönemde oluşturulduğu ve günümüzde de bu taşıyıcı duvar sistemi muhafaza etmiş olduğu görülüyor.
İlk dönemde inşa edilen son cemaat bölümü taşıyıcı sütunları ahşap iken 1980'lerde betonarmeye dönüştürülmüş...
Yapılan restorasyon çalışması ile aslına uygun olarak ahşaba çevrildi. Yangın sonrası ortaya çıkan bulgular arasında kalem işi motifler yer aldığı anlaşılmış. Caminin revak kemerleri yüzeyinde ve kemer duvarının tavanla birleştiği alanda kuşak şeklinde yapılmış kalem işi izlerine rastlanmış.
Dallardan çıkan meyve ve yaprakların yer aldığı bezemeler 19. yüzyıl dönemi natürmort tasvirinde kullanıldığı tespit edilmiş... İşte bulunan tüm bu kalem işleri sıvası ile birlikte kesilerek numaralandırıp parçalar halinde söküldükten sonra konservasyon çalışmalarının ardından özgün yerlerine monte edildi.
Hünkar mahfeli ahşap karkas sistemi içinde taşıyıcı olarak kullanılan ve sıva altında yer alan oymalı ahşap sütün başlıklarına ulaşılmış. Şadırvanın cephelerinde yapılan çimento sıvı raspası sonucu özgün mermer aynalara ulaşılmış. Bunların konservasyon çalışmaları da tamamlandı ve yerine montajı yapıldı. Hünkar mahfelinde yanan ahşaplar yangının izini gösterecek şekilde bölme duvarda sergilenecek. Aynı zamanda bu ahşaplar Türkiye'de ilk defa yapılmış aydınlatma elemanı olarak peyzaj alanlarında sergilenecek.
Gelelim renove edilen camideki yeniliklere... Hünkâr Kasrı'nın zemin katı kütüphane olarak kullanıma sunulacak. Burada yaklaşık bin 600 eser yer alacak. Oluşturulan kütüphane camiyi ziyaret eden herkesin kullanımına açık olacak. Vaniköy Cami, bir ibadethane olmanın ötesinde yıllarca bir sosyalleşme mekanı görevi de görmüş. Bu özellik de yeniden kazandırılmış olacak.