Sadece dünyanın değil, uzayın da çöp ve trafik derdi varmış. Üstelik bu dertleri çözmenin uzaklık ve hız açısından uzayda daha da zor olduğunu öğrendim. Uzaya çıkma yarışının yaşattığı çılgınlık uzayda çöp ve trafik sorununa sebep oluyor. İşte bu sorunu bulut teknolojisinin avantajı ve veriler üzerinden çözmek mümkün. Sadece uzayın değil, dünyadaki doğal afetlerde erken uyarılar oluşturmak için de bulut teknolojisinin hızı ve esnekliği kullanılıyor. Bulut teknolojisi şirketlerin başında da Amazon geliyor. Çoğu insanın dünyanın en büyük alışveriş sitesi olarak bildiği Amazon'un buz dağının altında kalan teknoloji şirketi Amazon Web Services (AWS) her yıl dünyanın her yerinden yazılım geliştiricileri bir araya getiriyor.
İKİ FARKLI GERÇEKLİK BİRLEŞİYOR
Pandemi sonrası ilk toplantıda 25 bin yazılım geliştirici, dijital dünyayı inşa eden öncü insanı yeniden Las Vegas'ta bir araya getirdi. 2020 yılında online düzenlenen toplantıdan önce 2019'da katılımcı sayısının 65 bin olduğunu düşünecek olursak, etkinliğin tedbirli davranmak için küçüldüğünü görebiliyoruz. Girdiği her alanda bulut teknolojisinin avantajlarını kullanarak yıkıcı çözümler geliştiren AWS uzay teknolojisi alanında başlattığı yenilikleri artırılmış gerçeklik ve sanal gerçeklik teknolojisiyle de birleştirmeye başladı. Ayrıca bulut teknolojisinin avantajlarıyla veri gözlüğüyle bakınca dünyada yaşanan ne kadar çok sorunu çözebileceğimizin farkına varmaya başladık.
UYDU GÖRÜNTÜSÜYLE ERKEN UYARI
Uydu haritaları oluşturup dünyaya bakarken, yangınlara, depremlere, tüm doğa olaylarına hızlı müdahale etmek için uydu görüntülerinin analiz edilmesi inanılmaz önemli zaman kazandırıyor. Uzaydan Dünya'ya veri gözlüğüyle bakınca yolunda gitmeyen şeyleri anında takip edebiliyoruz. Amazon Web Servis (AWS) Uzay ve Uydu Çözümleri Direktörü Clint Crosier ile sohbet ederken yeteneklerin nasıl arttığını daha iyi anladık. AWS'in uzay ve uydu çözümlerinin başına gelen kişi ABD'nin Hava Kuvetleri'nde görev almış bir asker. Uydu yer ve bulut hizmetlerinin avantajlarıyla yani kullandığın kadar öde mantığı ve veri gözlüğüyle Dünya'ya yeniden bakmamızı sağlıyor.
HİZMETİ KULLANDIĞIN KADAR ÖDE
Yaklaşık üç yıl önce duyurulan AWS Ground Station'ı yani uydu yer hizmetlerinin daha erişilebilir hale gelmesini sağlayan servisle yaşanan dramatik değişimi Crosier şöyle anlatıyor: "Geçmişte şirketler uydularını bağlamak ve verilerini indirmek üzere global yer istasyonları kurmak için on milyonlarca dolarlık yatırım yapmak zorundaydı. AWS, uzay alanında da geniş bir şekilde bulut için uyguladığı yaklaşımı uyguladı.
ANLIK YÖNETME KABİLİYETİ VAR
Yani, global yer istasyonu altyapısını biz kuruyoruz ve böylece bir şirket misyonuyla farklılık yaratmasını sağlamayacak, müşterilerine gerçek bir değer sunmayacak bir altyapıyı kurmak için on milyonlarca dolar harcamak yerine AWS Ground Station'ı kullanarak dakika başına ödeme yapabiliyor, kullandığı kadar ödüyor, sadece kullandığı kapasite için ödeme yapıyor ve bu altyapıya o kadar harcama yapmak yerine de sermayesini daha kritik olan uydu, sensör ve misyon dağılımı gibi alanlarda kullanabiliyor. Bize kendi altyapılarını kurmak yerine AWS Ground Station'ı kullanarak yüzde 40 ile 60 arasında tasarruf ettiğini söyleyen şirketler var. Şimdi şirketler dünyadaki bulut sağlayıcılarından en büyük altyapıya sahip olanı AWS ile verilerini dünyada herhangi bir yerden anlık olarak yönetme kabiliyetine sahip."
PROJELERİ İKİ YIL ÖNE ÇEKİYOR
Aslında sadece şirketler de değil, girişimciler, araştırmacılar için de uydu hizmetlerinden faydalanmak yeni bir değişim dalgası da yaratıyor. Clint Crosier yaşanan üç önem değişimi şöyle özetledi: "İşleri şimdiye kadarkinden daha hızlı ve daha ucuz bir şekilde yapmamızı sağlıyor. Daha ucuz tarafının iyi bir örneği AWS Ground Station. Zaten şirketlerin bu hizmet sayesinde nasıl yüzde 40 ile 60 arasında tasarruf ettiğini anlattım. Yani eğer küçük bir şirket veya bir girişiminiz veya uzay sektörüne giriş yapmaya çalışan bir şirketseniz AWS Ground Station sayesinde daha hızlı bir şekilde inovasyon yapabilirsiniz çünkü zaman çizelgenizde iki yıl tasarruf ediyorsunuz. Normalde, global bir altyapı oluşturmak iki yıl sürer."
"UYDULARIN ÇARPIŞMASININ ÖNÜNE GEÇİLİYOR"
Trafik derdi sadece İstanbul gibi metropollere has durum sanıyordum ben. Oysa uzayın durumu daha kötüymüş. Clint Crosier bu durumu 3500 uyduyu yöneten LeoLabs'in yaşadıklarını şöyle anlatıyor: "LeoLabs'in misyonu uzay trafiği yönetimi ile çarpışmadan kaçınmayı sağlama. Yörüngede tüm bu nesnelerin birbirine çarpmasını nasıl engellersiniz? Bu süreci kendi tesislerinde, kendi tesislerinin kapasitesiyle yürütüyorlardı. Birden fazla yörüngeye sahip 3500 obje ve artı-eksi etkenler ile tek bir tur yapılmasının 8 saatlerini aldığını söylüyorlardı. Şirketler onları arayıp, '10 saat içinde olası bir çarpışma olacağını söylediniz; uydumu nereye yönlendirmem gerektiğini söyler misiniz?' diyordu. Onlar da "Evet" dediklerinde şirketler "Bana cevap vermeniz ne kadar sürecek?" diye soruyordu ve onlar da 'Yaklaşık 8 saat' dediğinde arayan şirket 'Çarpışma 10 saat içinde olacak dediniz, bu bana uydumu yönlendirmem için yeterinde zaman vermiyor' diye cevap veriyordu. Tüm bunlar iş yüklerini AWS bulutuna taşımalarının öncesindeydi. Şimdi 3500 uydu için yüzbinlerce yörüngeyi 8 saat yerine 10 saniyede işleyebiliyorlar."