Akıllı televizyonu telefonlar gibi bir veya iki yıl içinde değiştirmek mümkün değil. Bir sorun çıkarmadığı sürece ortalama beş yıl gibi bir ömür biçiliyor. Ancak bu cihazlarla ilgili her yıl yeni bir teknoloji duyuyoruz. Eskiden iki yılda bir düzenlenen Berlin'deki IFA fuarı, tüketici elektroniği sektörünün çıkışa geçmesiyle artık her yıl düzenlenmeye başladı.
Bu değişim televizyon üreticilerinin her yıl yeni bir konsept bulmasını yani hikaye uydurmasını gerektiriyordu. Şimdi artık akıllı televizyon ekranları farklı teknoloji kullanıp kavislenip renklense de ekran kalitesi belli bir seviyeye yükseldi.
Bundan sonra yapılacaklar konusunda yol uzun ama sır değil. Önce uygulamalarla farklı TV ve video servisleri gelişecek sonra sesli komutlar konusunda yeni gelişmeler olacak.
FUARIN FAVORİSİ OLED
Tüketici elektroniği fuarında bazen hiç hayata geçmeyecek teknolojiler yeni bir söylem için kullanılabiliyor. Ancak IFA'da ciddiye almamız gereken teknolojiler var. Birincisi OLED teknolojisi... Artık pek çok markanın ürün yelpazesine girerken, OLED TV'nin fiyatları da makul seviyeye gelmeye başladı. Özellikle Arçelik ve Vestel gibi yerli markaların da bu teknolojiyi kullanmasıyla beklenenden daha hızlı olarak 10 bin TL'nin altındaki fiyatlara ulaşıldı. OLED teknolojisi, enerji tüketimi ve görüntü kalitesi açısından sahip olduğu avantajlarla da dikkat çekiyor. Mesela televizyon ekranlarının büyümesine rağmen incelip hafiflemesini sağladı.
UYGULAMA EKRANI BÜYÜDÜ
Uygulamalar sayesinde televizyon ekranları evin eğlence merkezi halini almaya başladı. Yani televizyonlar filmler, müzikler, fotoğraflar ve akıllı ev uygulamaları, iletişim ve eğitimle hayatın merkezine yerleşmeye başladı. Google Android, WebOS ve Apple TV OS platformları arasındaki savaş yakında telefonları aratmayacak boyuta ulaşacak gibi.
Akıllı ev teknolojileri sayesinde evin güvenliği, iletişimi ve eğlencesi tek noktada buluşuyor.
SESİMİ DUYMADAN ÖNCE ÇOK DENEDİM
Büyük kumandaları nasıl kullanacağımızı bilemedik. Üstelik kumandaların sayısı da arttı. Yine de televizyon ekranıyla, uydu ve akıllı kutularla başa çıkamadık. Televizyon kumandaları sonunda telefon ekranına benzedi.
Dokunmatik ekranlı kumandalar bile evdeki karmaşayı çözmemize yardımcı olamadı. El hareketleriyle televizyonu yönetmek de pek mümkün olmadı. Sonunda sesimizi kullanarak ve akıllı cihazlarla evin akıllı yönetim merkezini tasarladık. Amazon, Android ve Apple TV ekranında kendi servislerini pazarlayacakları kanal yarattı.
Üstelik sesli komutlarla TV kumandasından film aramak, istediğiniz uygulamayı açmak oldukça kolay. Şimdi akıllı telefonlarla televizyonlar da uyumlu şekilde çalışıyor. Akıllı telefonlara kurulan uygulamalar sayesinde içeriği yönetebiliyorsunuz.
ÜÇ BOYUTLU SES SALONA YAYILIYOR
Dev ekranlı televizyonlarda film ya da futbol maçı izlemenin keyfi bir başka güzel. Ancak sadece televizyonun ses kalitesi yeterli olmayabiliyor. 3 boyutlu görüntü başarılı olamadı ama ses deneyimi konusunda aynı şeyi söylemek zor. LG Sound Bar (SJ9), hem şık tasarımı hem de Dolby Atmos teknolojisiyle sağladığı ses kalitesiyle evde sinema keyfi yaşatıyor. Dolby Atmos teknolojisiyle sesler üç boyutlu bir şekilde dinleyicinin üstünden de dahil bulunduğu alanın her tarafından geliyor hissi veriyor. Böylece film izlerken ses sisteminin katkısı keyfinizi daha da artırıyor.
RENKLER ÇERÇEVEYİ BÜYÜTÜYOR
Philips markası artık diş fırçası veya sağlık ürünlerinde boy gösterirken, TP Vision firması tarafından satın alınan televizyon markası Ambilux UHD TV ile karşımıza çıkıyor. Amazon Fire TV veya Android platformunu kullanarak içerik hizmetlerini kullanabiliyorsunuz. Amazon Alexa platformunu destekleyen ses sistemleri de kullanım rahatlığı getiriyor. Sesli komut özelliğini destekleyen ses sistemi kullanıcının sesli komutla menüye erişimini sağlıyor.
İÇERİK 4 EKRANDA DAHA GÜZEL
Bir filmi veya videoyu farklı ekranlarda izleyebilirsiniz. Uydu servisleri haricinde, internet servislerinde, TV üreticilerinin sinema kulübünde veya telekom şirketlerinin internet servisinde istediğiniz bir platformda filme ulaşabilirsiniz. Kullanıcıların tüm ekranlardan içeriğe ulaşabileceği servisler daha popüler olacak. Netflix bu konuda en önemli örnek olarak karşımıza çıkıyor.
İÇİ BİR TÜRLÜ DOLMAYAN 3D TV
3 boyutlu (3D) televizyonlar başarısız deneylerin ilk sırasına yazılabilir. Gözlük takarak izlemek mantıklı değildi. Kullanıcılar bu gözlükleri kullanmak istemedi. Sonuçta 3D TV deneyimi silindi gitti. Üstelik 3 boyutlu olması için kullanılan kameralar, çekimler sonuçsuz kaldı. Hem içerik hem kullanıcı deneyimi 3D TV'lerin başarılı olamayacağını gösterdi. Ayrıca elle kontrol ile Wireless USB özelliği televizyona bağlantıda hayal kırıklığı yarattı.