Türkiye'nin en iyi haber sitesi
NUR ÇİNTAY

30 günlük simit diyeti

Yemek tasarımı mühim mevzu. 3. İstanbul Tasarım Bienali’ndeki 30 günlük diyet, yediklerimiz aracılığıyla kendimizi nasıl tasarladığımıza ilginç bir yorum...

Yemek tasarımı desem, ne anlarsınız? Fine dining restoranlardaki gibi taşların, mermerlerin üstünde gelen lokmalar mı? Resim gibi süslenmiş tabaklar mı? Bir zamanların fenomen programı Yemekteyiz usulü sofraya serpiştirilmiş boncuklar mı? Yemek tasarımı, 'kocişko'ları için hazırladıkları kalpte ifrata kaçan kitsch sunumlarla Instagram'da boy gösteren taze gelinlere bırakılmayacak kadar mühim konu. İKSV'nin düzenlediği 3. İstanbul Tasarım Bienali sayesinde görüyoruz ki tasarım her yerde. Her şey tasarım.
Neyi, ne zaman, nerede, nasıl yiyeceğimizi seçerek kendimizi tasarlıyoruz önce.
Bedenlerimizi nasıl ve neden (sağlık, estetik, moda vs.) değiştirdiğimizi inceleme metotları gelişiyor sonra.
17. yüzyılda Venedikli fizyolog Santorio Santorio, yedikleri ile tuvalette bıraktıkları arasındaki ağırlık farkının sebebini anlamak için kendini bir sandalye aracılığıyla tartmış. Üç-beş kere değil, 30 yıl boyunca!
De Statica Medicina adlı başyapıtında, kaybın deri yoluyla olduğu ve böylelikle gıdanın fark etmeden gittiği sonucuna varıyor Santorio. Ki evet, bugün buna metabolizma deniyor.
Vücuttaki değişimlerin sebeplerine dair bilgimiz artıyor zaman içinde. İçimizdeki milyarlarca organizmanın nelere (her şeye) kadir olduğunu anlıyoruz
"Kültürü mikroorganizmalar merceğinden incelemek ve Mikrobiyal Beşeri Bilimler için tasarım yapmak üzere yeni 'tartı sandalyeleri'ne ihtiyacımız var" diyor Orkan Telhan.
O da kim?
Philadelphia'da yaşayan bir tasarımcı ve eğitimci. Biyolojik tasarım ve sentetik biyoloji için yeni araçlar dizayn eden Biorealize şirketinin de kurucularından. Ve işte bu 'Simit Diyeti'nin de mucidi...
Mikrobiyal Tasarım Stüdyosu'ndan faydalanıyor bunu yaparken. O ne peki?
Yeni nesil bir tasarım platformu. Maya ve bakterilere yeni DNA'lar katılmasına, farklı organizma türlerini bir araya getirerek sentetik ekolojilerin ortaya çıkmasına, yeni mikrobiyal organizmaların tasarlanmasına, böyle acayip acayip şeylere imkân sağlıyor.
30 Günlük Simit Diyeti isimli iş bu işbirliğinin sonucu işte. Türkiye simitlerini esas alan özel bir beslenme programı tasarlamışlar. Farklı tür yabani mayaları vitamin, aroma ve koku oluşturan laboratuvar kültürleriyle karıştırmışlar.
Mikrobiyal Simit Diyeti her gün başka bir simit sunuyor (Her simit tek, biricik). Bu yolla da Tasarım Bienali boyunca (20 Kasım'a kadar) içerden tasarım yaparak, bedenin formunu kontrol etmeye de içimizdeki kültürü çeşitlendirmeye de ilginç bir yorum getiriyor.
Genetiği değiştirilmiş organizmalarla ilgili hislerimiz her ne olursa olsun, görelim ve üstüne düşünelim bakalım...

Tam da bugün: Besle, yedir, doyur!
Bugün kalabalık bir sofrada mükellef bir sabah kahvaltısı mı yaptınız? Akşamüstü balık yemeğe mi gideceksiniz? Mangal mı yapacaksınız? Herkes bu kadar şanslı olmayabiliyor. İstediğini alamayan, pişiremeyen, yiyemeyen milyonlarla çevriliyiz. Bugün onları sevindirme günü biraz da: Dünya İyilik Günü.
Ne zamandır ihmal ettiğiniz bir yaşlıyı yemeğe çıkarabilir, dardaki bir aileye erzak sepeti hazırlayabilirsiniz. Yoksul mahallelerde kapı önlerine sürpriz yiyecekler bırakıp zili çalıp kaçabilirsiniz. Gerçekten aç olan kimsesiz fakirleri doyurabilir, onlar kadar korumasız sokak kedilerini, köpeklerini besleyebilirsiniz. İnsanları hatta tüm canlıları yemek kadar birleştiren başka bir şey yok. Beslenip beslemek kadar ruha iyi gelen de...

Politik portakal
Haftanın sırf mevsime ve gribe değil, gündeme ve siyasete de en yakışan meyvesi hangisi?
Portakal!
Trump'ın ABD başkanı seçilmesiyle, portakal kullanımı da zirve yaptı. Turuncu saçlar, o kült dizi ve dile yerleşen '... is the new black' kalıbı bir araya gelince... Portakal en popüler haftasını yaşadı, yaşıyor...
Evet, bin ayrı mecrada gördüğümüz üzere: Orange is the new black!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA