Sanatçı kaprisi diye bi'şey var mı? E var. Yıllardır duyuyoruz, görüyoruz, okuyoruz. Sanatçıya zaman zaman ve dozunda kaprisler yakışıyor elbet. Sanatçılar özel insanlar.
Fakaaaat... İşte fakat bölümüne geldik. Sanatçılar çalışma arkadaşlarına, ekiplerine saygılı olmak zorundalar. İş ahlakını elden bırakmamak zorundalar.
Kimse kimsenin şımarıklığını, saldırganlığını, arsızlığını çekmek zorunda değil. Bu piyasada ne kadar yetenekli olursan ol, insanlığın, uyumun, mütevazılığın kadar saygı görür, iş alırsın çünkü.
Gelelim yazının asıl konusuna. Oyuncu Nurgül Yeşilçay oynadığı dizi 'Paramparça'dan ayrılıyormuş. Ama ne ayrılmak. Günlerdir medya aracılığıyla kıyametler koparıyor.
Artık katlanamıyormuş da, canına tak etmiş de, kendisi ayrılmak istemiş de...
İşin aslını anlatayım ben size. Zaten işin aslını anlamak için içeriden bilgi toplamaya da gerek yok, her şey ortada.
Dizinin ilk gününden Nurgül Yeşilçay'ın rolünün bir süre sonra biteceği belliymiş, yapımcı şirket bu açıklamayı yaptı, biz de okuduk. 52'nci bölümden sonra eğer yapımcı isterse anlaşması uzatılacak ve dizinin senaryosuna Nurgül'lü hikâyeler eklenecekmiş.
Hal böyleyken daha 46'ncı bölümde Nurgül Yeşilçay dizide mutsuz olduğu ve kendi bırakacağı yönünde haberler çıkarttırıyor. Sebep? Sebep belli, bu bir kampanya bence. Nurgül Yeşilçay'ın yeni anlaşma yapmak için, başka işlere girmek için ayarladığı bir kampanya.
Beş yaşındaki çocuk bile anlar yani.
'Paramparça', 'Asmalı Konak'tan sonra Yeşilçay'ın içinde bulunup tutan tek işi. Yanlış mıyım?
Setten her gün ayrı bir Nurgül krizi geliyordu kulağıma, kulağımıza. Olay çıkartmalar, oyuncu arkadaşlarına kan kusturmalar, setin akışını bozmalar, kötü konuşmalar, ekibi diken üstünde tutmalar vesaire vesaire.
Sonra bir de kulüp çıkışı magazin muhabirlerine "Artık katlanamıyorum" diyor. Yani neye katlanamıyorsun, aldığın yüz binlerce liraya mı, iyi reytinglere mi, kibarlığından sesini çıkartmayan yapımcılarına mı? Ayıp ya. Hak, adalet, vicdan diye bi'şey var.
Özetle diziden ayrılmak Nurgül Yeşilçay'ın kararı değil, 52'nci bölümden sonra sözleşmeyi yenilememek yapımcı şirket Endemol Shine yönetiminin kararı.
Kimsenin yeri doldurulamaz değil bu hayatta. Kimse kendini tek, vazgeçilemez zannetmesin. Önce iş ahlakı, önce insanlık gelir. Bu da gökyüzünden yere inemeyen diğerlerine ders olsun.