"Benim formatım budur, daha da değişmez" diye bi'şey yok. Artık ülkedeki havadan mıdır, can sıkkınlığının cümlemizde tavan yapmasından mıdır, yaşın 35'e dayanmasından mıdır bilemiyorum, gün geçtikçe yeni huylar çıkarıyor, hiç tahmin etmediğim durumlara gark oluyorum.
Misal bu yaz pırtlayan Top 5 durumum şu şekil.
1. Sabahın 6'sında dikilmek, öğlen uyumak, sonra biraz daha hayata devam etmek, iki saat daha uyumak, yine işe güce devam etmek, yine uyumak. Uyusun da büyüsün ninni şekli.
2. Güneşten kati suretle hoşlanmamak.
Güneşe çıkmamak, sabah ilk iş yüze göze, dekolteye, kollara 50 koruma faktörlü krem sürmek.
3. Kalabalık plajlardan kaçmak.
Kalabalıktan hazzetmemek.
4. Yaz gecelerini en yakındaki kahveye yerleşip çay, kahve sonra yine çay, üstüne kahve eşliğinde arkadaş muhabbetine bağlamak.
Asla giyinip kulüplere, barlara, eğlence yerlerine gitmemek. Zorla gidilirse, on dakika içinde kimseye haber vermeden kaçıp, kahveye uzamak.
5. Temizliğe dadanmak. Elime bez geçtiği anda masaları, duvarları silmek, evde çamaşır yıkanırken hissedilen iç ferahlığını takiben huzura ulaşmak.
Sonra da 'Noluyo bana, yeni sürümüm bundan sonra bu mudur? sorusuyla boğuşmak. Hayırdır inşallah.