Bu aralar artık ne varsa bilemiyorum sanki birileri ilişkilerin üstüne üflemek suretiyle çiftleri ayırıyor. Hiçbir dönemde bu kadar çok ayrılık haberi almamıştık.
En son haber İbrahim Tatlıses ve eşi Ayşegül Yıldız'dan geldi. 'Sessiz sedasız' tabir ettiğimiz biçimde boşandılar. Ne olay çıktı, ne kirli çamaşırlar, tek celsede evliliklerine noktayı koydular.
Peki neden? İbrahim Tatlıses'in açıklaması; sağlık sebebiyle.
Benim konu hakkındaki düşüncem ise ilişkileri o kadar çok imtihana tutuldu ki. Hangi ilişki bu kadar yorulsa, onca zorluktan geçse bir yerde kırılırdı. İbrahim Tatlıses gibi güce tutunmuş bir adam bile kırılabiliyor, vazgeçebiliyor işte.
İnsan ne hayallerle başlıyor, ne planlar yapıyor sonra hayat nerelere getiriyor değil mi sevgili okurlar.
Hayat.
Bir de aşk haberi okudum dün. Oyuncu Tardu Flordun beş yıl ilişki yaşayıp bir süre önce ayrıldığı Canan Ergüder için konuşmuş.
Ama öyle güzel konuşmuş ki. Hayatının Canan'dan önce ve sonra olarak ikiye ayrıldığını, ayrılsalar bile bir başkasıyla beraber olmak istemediğini, bir gün onunla evlenip çocuk sahibi olabilmeyi dilediğini söylemiş.
Güzel söylemiş. İçten söylemiş. Korkmamış, karizmayı kurtarmaya çalışmamış. Duygularını gömmemiş. Herkesin yaptığı gibi ayrıldıktan sonra "Önümüzdeki maçlara bakarız arkadaş" çekmemiş.
"Ayrılsak da hala o, sadece o" diyebilmiş.
Aşk bu değilse ne?
Aşk bunu hak etmiyorsa çoğumuzun aşka layık gördüğü saçmalıklar, çektiği numaralar, hesaplar kitaplar ne?
Helal olsun Tardu Flordun'a. Böyle kalpten, gerçek ve kendinin farkında insanlar da var. Böyle aşka saygı duyan adamlar da var. İnşallah barışır, hani derler ya; "Sonsuza dek mutlu olurlar".