Olumlu düşünmek gerek.
Nasılını bilemiyorum. Olumlu işte.
E yazıyor ya kitaplarda. Tavsiye ediyorlar ya.
Hani hayatımızın kontrolü sadece bizim ellerimizdeymiş ya. Pardon, beynimizde, kafamızın içindeymiş ya.
Olumlu düşünmek en önemli hareketmiş ya.
Olumlu düşünün siz. Her işin bir hayrı olduğuna inanın yani. Aklınıza iyi şeyler gelsin. İyiye odaklanın, korkmayın, endişelenmeyin, paniklemeyin, kafanızda kötü senaryolar yazmayın e mi?
Geçen gün benim bu olumlu düşünme sevdamı gören arkadaşım Yasemin; "Ayşe saçmalama eğer olumlu düşünmek işe yarasaydı 'Olumlu dünya' derdik, 'ölümlü dünya' değil" diyerek sinirlerime en hızlı çıkışı yaptırdı tabii.
Tabiatımızdaki küçük bir teknik aksaklıktan dolayı ölümlü dünyayı kabul etmek olumlu dünyayı kabul etmekten daha kolay sanki.
Şu 2012'ye de amma umutlarla girdik ha. İki haftada olanlara bak. Kaç kişiyi kaybettik, kimler kimlerden ayrı düştü, bitiş yarışması var sanki... Bir gün boyunca başıma öyle şeyler geliyor ki şaşırmaya ya da üzülmeye fırsatım bile olmuyor.
Ölümlü dünya seni.
2012 gerçekten her şeyin sonu olabilir mi? Belki de inandığımız ya da yapıştığımız birçok şeyin sonu gelmiştir artık. Bütünden kopmaya mı başkadık ne?
Neyse... Olumlu dünyaya dönelim en iyisi.
Belki ölümlü olmak başımıza gelen en olumlu şeydir kim bilir.