Alın size yazlık rezalet.Böylesine yazıklar olsun. Malum, Bodrum ve Çeşme önderliğinde 2011 yaz sezonu açıldı. Fakat Çeşme'den aldığım ilk haber hiç hoşuma gitmedi.
Efendim olayımız şu; Şimdi Çeşme'nin Aya Yorgi koyu var ya, koyda da yan yana dizili havalı tabiriyle "beach clublar" var ya. Gündüzleri plaja, geceleri eğlenceye bara gidiyorsun hani.
Geçen cuma gecesi Beşiktaşlı milli kalecimiz Cenk Gönen ve abisi Can Gönen Aya Yorgi'deki Marrakech'e gidiyorlar. Kapıdaki güvenlik görevlileri kendilerini içeri almayınca tartışma çıkıyor.
Sonrası tufan. Ortalığı sakinleştirmesi gereken, düzeni, güvenliği sağlaması gereken güvenlik görevlileri Cenk Gönen ve Can Gönen'i tartaklamaya başlıyorlar.
Tartaklama Can Gönen'in sağlam dayak yemesiyle devam ederken, kariyerini ve sağlığını koruması gereken milli kaleci Cenk Gönen canını kurtarmak için taksiye atlayıp olay yerinden uzaklaşıyor.
Cenk Gönen ertesi gün şaşkınlık ve üzüntüyle olayı bir arkadaşıma anlatıyor.
Ve bu, Marrakech güvenliğinin ilk vukuatı değil. İki senede kaç dayak meselesi yaşandı bilenler bilmeyenlere anlatsın.
Peki hoş mu?
Peki doğru mu?
Güvenliğin görevi kapıya gelen müşteriyi dövmek midir yoksa huzuru sağlamak mıdır?
Sen içeri birilerini almak istemeyebilirsin, bu senin hakkın ve kararın, ancak içeri almayacağın adamı da dövemezsin. Kim kimi dövüyor yahu?
Kabadayı mısınız? Mafya mısınız? Nesiniz siz?
Çeşme'de daha fazla tatsızlık yaşanmaması için İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne buradan kocaman harflerle "DİKKAT DİKKAT" demek istiyorum.