Yazmasam olmaz. IMF memurlarına devlet büyüğü muamelesi yapılmasına isyan ede ede, yıllarca Ankara'da stand by ve 4. madde görüşmelerine gelen IMF heyetlerini takip ettim.
Basından gizleyerek mavi tura çıkanlarını da gördüm ama hiç ekonomi yönetimine haber vermeden gizli görüşmeler yapanını görmemiştim.
Fotografları görünce ülkem adına üzüldüm.
Ne öğrenmek istiyorlar ki mevcut ekonomi yönetiminden öğrenemeyip eski Hazine Müsteşarı ve eski Merkez Bankası başkanından medet umuyorlar?
Artık Türkiye IMF'nin icra kurulunda. İşgüzar memura hesabı sorulur? Peki ya eski bürokrat, bugünkü muhalefetteki siyasetçiler? "IMF ile anlaştılar, anlaşacaklar" diye diye hükümet üzerinde farklı bir algı oluşturmaya çalışıp kendileri neden gizli saklı otel köşelerinde buluşuyorlar? Partilerinin genel merkezlerinde görüşemiyorlar mı? Çok mu özlediler stand-by masasında biraraya geldikleri eski yol arkadaşlarını?
Gazeteci olarak değil vatandaş olarak soruyorum: "Siz bizim ülkemizi kimlerle masaya yatırıp ne planlar yapıyorsunuz?
Kendi ülkenizin ekonomisini zora sokmak için sandıkla gelen iktidara değil de dış güçlere mi meylediyorsunuz? IMF'nin ne zaman başarılı olduğunu gördünüz? İktidarda olsanız ülkeyi kimlerle yöneteceksiniz? Size oy verenler sizin ekonomiden anladığınızı düşünüyordu yoksa akıl hocalarına mı ihtiyacınız var? Ne işiniz var IMF kapısında?" Ne yazık ki, ne Türkiye'yi ne de dünyayı yakalayamaz hale gelmişsiniz. Türkiye IMF'yi bırakalı yıllar oldu. Dünya yıllardır IMF'nin raporlarına bile temkinli yaklaşıyor.
Vah ki vah! Allah muhafaza...