Türkiye için yepyeni bir dönem başlıyor. Alışık olmadığımız, birçok şeyin yaşayarak deneyimleneceği bir dönem. Ankara'nın demokrasi tarihi boyunca yaşadığı en heyecanlı, sürprizli dönemlerinden biri. Cumhurbaşkanı Erdoğan yarın dünya liderlerinin şahitliğinde yemin edecek ve yeni kabineyi açıklayacak.
Yeni sistemde bakanlar, yardımcıları, kurum ve kurul başkanları, genel müdürlerinin görev süreleri Cumhurbaşkanı'na bağlı olacak. Dolayısıyla kabine gibi bürokrasi kadrolarında da büyük bir hareketlilik ve görülmemiş bir çalışma azmi olacak.
Reformlar hızlanacak. Hıza uyum sağlayamayanda da ısrar edilmeyecek.
Cumhurbaşkanı'nın halka hesap verme sorumluluğu tüm kadrolara yansıtılacak. Dolayısıyla sistem bir bütün olarak ülkenin kalkınması, refahı ve vatandaşın memnuniyeti üzerine çalışacak. İsimlerin kimler olacağını sadece Cumhurbaşkanı biliyor. O yüzden Cumhurbaşkanı kime selam verse adı çıkıyor.
Özellikle bürokrasi kanadı çok hareketli.
500 ismin geleceği belirtiliyor.
Peki kabine? Eski sistemin kodlarıyla hareket edilmeyecek. Mesela bölgesel dengeler gibi hassasiyetlerle değil "işin ehli" diyeceğimiz isimlerle yola çıkılacak.
Kulislerden edindiğim izlenimlere göre biri kadın olmak üzere 3 başkan yardımcısı olabilir. Meclis'ten de en fazla 3 vekilin kabine için istifa edebileceği konuşuluyor.
Beklenti odur ki 1. başkan yardımcısı yani başkan vekili olacak isim hem partili hem de ekonomide etkin bir isim olabilir.
Onun dışında Dışişleri ve Adalet bakanlarının da vekillikten istifa edecek isimlerden seçileceği konuşuluyor. İş dünyasından çok fazla isim gündemde. Enerji, Ticaret ve Tarım bakanlarının iş insanlarından seçileceği belirtiliyor. Geçmiş dönemde müsteşar ya da vali olan kamu görevlilerini de kabinede görürseniz şaşırmayın. Dileğim odur ki Cumhurbaşkanı Erdoğan bugüne kadar en fazla ikiye çıkan kadın bakan sayısını daha da arttırsın.