Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MAHMUT ÖVÜR

İstanbul’da Kurum farkı

Sesli dinlemek için tıklayınız.

Şehirlerin kötü yönetilmesinde yönetenler kadar onları seçen bizlerin de günahı var. Bu yüzden çarpık yapılaşan, sorunlar yumağına dönen ve birbirine benzeyen şehirlere sahibiz. Oysa şehrin kaderi, o şehirde yaşayanların elinde ve ne yazık ki biz bunu çok geç fark ettik. Bir deprem ülkesi olduğumuz gerçeğini de çok geç fark ettik. Fay hattının geçmediği şehrimiz yok gibi... Binaların çoğu da depreme dayanıksız.
Deprem olduğunda gözyaşı döküp geçtiğinde unuttuk. Bu açıdan belki 1999 Marmara Depremi bir milat oldu ama o bile akıllanmamıza yetmedi ki 2012'de Başbakan Erdoğan, neredeyse "yalvararak" kentsel dönüşüme katılın çağrısı yapıyordu. En başta da CHP muhalefeti karşı çıktı.
Nihayet yıllar sonra 6 Şubat'ta "küçük kıyamet" denilen deprem 11 şehrimizi yerle bir edince deprem herkesin, her şehrin öncelikli meselesi oldu. En başta da İstanbul'un.
Peki İstanbul depremine kim çözüm üretir? İstanbul'da mevcut başkan dâhil çok sayıda farklı partinin başkan adayı var. Ama araştırmalarda Büyük ihtimalle aynı cevap çıkıyor: AK Parti ve Cumhur İttifakı adayı Murat Kurum...



Çünkü Kurum'un bu konuda ciddi tecrübesi var ve Türkiye'nin 81 ilinde iz bıraktığını herkes biliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan eser siyasetine önem verdiği için Ziya Paşa'nın o ünlü sözünü dilinden düşürmez: "Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz..." Bunun bir de devamı var: "Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde." Devamı İstanbul depremi için çok daha anlamlı: "Bir kişinin aklının seviyesi yaptığı işte görünür."
Kurum sadece son depremde ayakta kalan binalarıyla bile Ziya Paşa'nın sınavından geçiyor. Adaylar arasında başka geçen olduğunu da sanmıyorum.

DÖNÜŞÜMÜ GERÇEKLEŞTİRECEK ADAY
Önceki gün İstanbul WOW Otel'de "Risksiz İstanbul"u anlatan sunumuyla bizzat tanık oldum. İzlerken aklımın bir köşesinde hep o beklenen İstanbul depremi vardı. Bana göre bu seçimlerde sadece İstanbul'da değil Türkiye'nin her şehrinde sandığa gidecek seçmenin aklında hep, "Bu sorunu kim çözer?" sorusunun cevabı olacak ve oyunu ona göre verecek.
Murat Kurum bu açıdan yaptıkları ve yapma ihtimaliyle rakipsiz olduğunu o toplantıda da gösterdi. Bugüne kadar yapılanlarla ilgili kısa ve çarpıcı bir bilgi verdi:
"Türkiye'nin kentsel dönüşümünü İstanbul'dan milletimizle birlikte başlatmış kadrolarız. Türkiye'nin bugüne kadar her yerinde 2 milyon 200 bin konutun dönüşümünü gerçekleştirdik. 1 milyon 300 bin sosyal konutu inşa ettik. İstanbul'a geldiğimizde 12 yılda 800 bin bağımsız bölümü yeniledik."
Birileri bu rakamları görmezden gelse de yapılanlar, yapılacakların teminatıydı. İstanbul'un gerçeği ise çok acıydı:
"Bu güzel şehrin 39 ilçesinde 7.5 milyon evimiz, işyerimiz var. 1.5 milyon yuvamız şu an sağlıksız durumda. 600 bin yuvamızın acilen dönüşmesi gerekiyor. Bu kadar acil olan bir konuda CHP'li mevcut yönetim ne yapıyor? Ne acıdır ki tek bir olumlu adım dahi atmadılar. İstanbullular şunu çok iyi biliyor; artık gerçek belediyeciliğin neferleri sahaya çıktı. Risksiz bir İstanbul'a ulaşmak için projelerimizi bütüncül bir planlamayla 6 temel başlıkla gerçekleştireceğiz. Riskli yapılarımızı dönüştüreceğiz."
Peki Kurum'un karşısına rakip olarak çıkan ve 5 yıldır İstanbul'u yöneten Ekrem İmamoğlu ne yaptı? Depreme ve kentsel dönüşüme ilişkin bir adım attı mı? Atılmadığını İstanbullular biliyor. Kurum sadece tatillerden fırsat bulan CHP'li İmamoğlu'nun 5 yılda ne yaptığını özetledi: "Aynı deprem seferberlik planını 3 kere yayınlayarak İstanbulluların aklıyla alay etti."
İstanbul'un yeni ustası gerçekten iyi hazırlanmış. Çünkü geride hem çok sayıda eserde imzası var hem de bilimin ışığında yaptıkları çok sayıda binanın depreme dayandığı görüldü.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA