Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MAHMUT ÖVÜR

‘İhanet ve hançer’ kurultayından notlar

CHP'nin 38'inci Olağanüstü Kurultay'ındayız. Sevgili Okan Müderrisoğlu ile salona girdiğimizde iki fotoğrafla karşılaşıyoruz: Tribünler coşkulu, kürsünün önü, saha ve medyanın bulunduğu alan ise kargaşa içinde. Bir süre sonra o kargaşaya son veriliyor ve kurultay başlıyor.
Kurultay, derin bir seçim yenilgisi sonrası yapıldığı için her zamankinden daha fazla bir gerilim beklentisi var. Bir taraf en zor zamanda partiyi terk edenlerle "hesaplaşma" derdinde, diğer taraf ise sürekli seçim kaybeden ekibin "tasfiyesi" peşinde.
Sert bir hesaplaşma bu, biri varken diğeri olmayacak demek bu.
Herkes de bunun nasıl olacağını, kurultay salonuna nasıl yansıyacağını ve nasıl sonuçlanacağını merak ediyor. Ancak salondaki havada bir gerilim yok.
İlk dalgalanma kürsüden İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu adı söylendiğinde yaşandı ve büyük alkış aldı. Sonra bu devam eder mi diye baktık ama divan başkanı seçildikten sonra uzun bir konuşmasında İmamoğlu, sadece "Yaşasın Cumhuriyet, Yaşasın Atatürk" dediğinde alkışlandı ve gerilime yol açacak bir çıkış da yapmadı. Kurultaya sadece şu misyonu yüklemekle yetindi:
"Bu kurultay, sadece CHP kurultayı değil, Türkiye muhalefetinin toptan şekilleneceği bir kurultaydır."
Kurultayda asıl merak edilen ise Kemal Kılıçdaroğlu ile Özgür Özel'in konuşmalarıydı.



Kürsüye ilk Kılıçdaroğlu çıktı. Ve öyle sert bir çıkış yaptı ki, ilk 10 dakika salonda derin bir şaşkınlık yaşandı. Hatta, "Böyle giderse kan gövdeyi götürür" diyenler bile vardı. Çok şey söyledi, "ihanetten, hançerlenmekten" söz etti ama isim vermedi. Hepsini "değişim" parantezine alarak üstü kapalı konuştu:
"Sırtımdaki hançerlerle seçime girmek zorunda kaldım. Yükümüz ağırdı. Ama beni asıl üzen sırtımdaki yük değildi arkadaşlar, sırtımdaki hançerlerdi. Seçim bitti, daha nefes almadan 'değişim' söylemleri başladı. Değişim söylemini dillendirenler, uzun süredir değişmeyenlerdi. Ama seçimden sonra ilk işim onları değiştirmek oldu."
Bunları söylerken salonun bir tarafı coşarken diğer tarafı sessizliğe gömülmüştü. Ortada garip bir durum vardı. Partinin en tepesindeki isim, bir önceki yol arkadaşlarını "ihanet etmek ve hançerlemekle" suçluyordu. Bu çok ağır bir suçlamaydı. Kim üstüne alındı bilmiyorum ama onun kimleri suçladığı belliydi. Onlar arasında divan başkanı yaptığı İmamoğlu da vardı, karşısına aday olarak çıkan Özgür Özel de. Hatta Altılı Masa'dan da söz ettiği için Meral Akşener'in bile hedefte olduğu söylendi.
Peki Kılıçdaroğlu tekrar genel başkan seçilirse sırtından hançerlediğini iddia ettiği kişilerle, mesela İmamoğlu'yla nasıl yol yürüyecekti?
Büyük ihtimalle CHP tarihine "ihanet ve hançerli kurultay" olarak geçecek bu kurultay, CHP'de yeni bir ayrılığın da işaret fişeği olacak gibi...
Kılıçdaroğlu'ndan sonra çok sayıda eski yeni CHP'li siyasetçi konuştu. Zaman zaman kürsüden sert eleştiriler duyulsa da salondaki havada gerginlik yoktu. Bundan sonra olup olmayacağı ise son konuşmayı yapacak olan Özgür Özel'in ihanet ve hançer suçlamalarına vereceği cevaba bağlı. Bu satırlara son noktayı koyduğumda henüz Özel konuşmamıştı. Eğer salondaki bir değişim yanlısının söylediği, "Asıl hançeri DEVA, Saadet ve Gelecek partilerine verilen milletvekilleriyle Kılıçdaroğlu CHP'ye sapladı. Önce bunun hesabını versin" gibi bir konuşma yaparsa ortalık karışır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA