Nihayet, CHP içindeki Ekremcilerin beklediği an geldi; İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ilk kez açık açık adaylıktan vazgeçmediğini açıkladı.
Söze de Kılıçdaroğlu'na güzellemeler yaparak başladı ve devam etti:
"Ancak Ekrem İmamoğlu burada kendini taca ya da auta atmıyor. Kendi sorumluluğunun da farkında. Ekrem İmamoğlu İBB Başkanı, tarihin en yüksek oyunu almış bir belediye başkanı. Ekonominin yüzde 45'inin döndüğü İstanbul'da süreci uzaktan izleyen olamaz."
Peki ne yapar?
Bunu yaparken de kibirli bir edayla şunu ekliyor:
"Bir buçuk senedir her gün Ekrem İmamoğlu aday mı değil mi tartışması yapılır mı?"
Sanki bunu yapan, cumhurbaşkanlığı adaylığı için daha ilk günden "o makamın sahibi" olarak kendisini ilan eden o değil de başkası...
Ne derse desin, bu çıkışıyla 6'lı 28 Şubat İttifakı masasına yeni bir bomba koydu. Artık kara kara düşünme sırası CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nda. Ne yaptıysa onu durduramadı. Bu saatten sonra da durduramaz. Zaten foncu medyanın Ekremcileri harekete geçmiş durumda. Eğer Kılıçdaroğlu direnirse vay haline, neler neler yazılmaz ki.
BİR ACAYİP ZOR YARIŞ
Baştan beri söylüyorum, Kılıçdaroğlu "tahrip siyaseti" izleyerek ön açıyor ve aday yapılmayacak. O bunun farkında mı bilemem ama Biden'cıların kafasında İstanbul seçimlerinden itibaren İmamoğlu var. Dahası ABD ve İngiliz büyükelçileri boşuna mı onu adres gösteriyor?
İşin belki de en trajikomik tarafı başbakanlık hayali kuran Meral Akşener'in, AK Parti'yi tırtıklamak için 28 Şubatçı ittifaka eklemlenen ve AK Parti sonrasına hazırlanan Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu'nun hayal kırıklıkları yaşayacak olmaları. Çünkü bu çıkış, onların siyasi hayatlarının da biteceğinin işareti. Artık karşılarında hem "yeni nesil" hem de küreselcilerin destek verdiği, herkese gülücükler dağıtan "Post Truth" bir siyasetçi var.
Bu bir ABD-İngiltere ortak projesidir. İçeriden birilerinin bu projeyi engellemesi de zor görünüyor.
***
11 CHP'Lİ BAŞKAN THK UÇAKLARININ BAKIMINI YAPTIRDI MI?
Yaz gelmeden orman yangınları başladı. Umarım bu yıl, geçen yılki kadar felaket yaşanmaz. Nedense her felaket yaşandığında eksiklikler tartışılıyor, sonra da unutuluyor.
Şimdi merak ediyor ve geçen yıl yaşananların olağanüstü olduğunu kabul ederek Orman Bakanlığı'na soruyorum: Yangınlarla ilgili yaşanan eksiklikler bu yıl giderildi mi? Kaç tane yeni yangın uçağı alındı?
Yangın uçakları deyince akla ister istemez Türk Hava Kurumu geliyor. Geçen yıl THK üzerinden büyük fırtına kopartılmış, "uçakları uçuyor mu uçmuyor mu?" diye yer gök inlemişti.
En çok bağıran da CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'ydu. Kılıçdaroğlu, önce THK uçaklarının uçurtulmadığını iddia etmiş, sonra da THK hangarlarını gezmiş ve şöyle demişti:
"Şu anda çalıştırılabilir durumda bir uçak yok. Orada tam bir felaket var."
Tabii şu iddiası da unutulmadı: "Bu sorunu CHP'li 11 Büyükşehir Belediye Başkanı çözer."
Bunun için iktidar olmaları da gerekmiyordu. 11 başkan bir araya gelip 4-5 milyon dolar verip uçakları uçuracaklardı. Bunun sözünü de onlar adına konuşan İmamoğlu verecekti:
"Ülkemize büyük hizmetleri olmuş olan bu kurumumuzdaki yangın söndürme uçaklarının tüm bakım ve işletme giderlerini, 11 Büyükşehir Belediye Başkanı olarak karşılamaya hazır olduğumuzun altını çizeriz."
Kılıçdaroğlu'na göre bu başkanlar, THK için "4 değil 14 milyon dolar" bile toplayabilirlerdi. Peki, ne oldu dersiniz?
CHP'li başkanlar 4 milyon dolar toplayıp THK'ya verdiler mi?
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz