Birinin veya bir siyasi partinin FETÖ'nün Türkiye'ye dört koldan saldırdığını görmemesi için ya kasıtlı ya da kör olması gerekiyor. Türkiye'de birincilerden çok var. Her fırsatta ortaya çıkıp, FETÖ saldırılarına destek veriyorlar. Kripto FETÖ'cüler. Ortak hedefleri de ekonomi...
Türkiye'ye ekonomik kriz yaşatmak için canhıraş çaba içindeler. ABD'deki Rıza Sarraf olayı, vize krizi ve AB'deki algı operasyonları da onlar için bir fırsat.
Kimi "Türkiye bu küresel kuşatmaya dayanamaz, kriz derinleşiyor" çığlığı atıyor, kimi de dünyadaki 10 büyük projeden 6'sının yapıldığı Türkiye'ye gelmek isteyen ve gelen yabancı yatırımcıları korkutacak hamleler yapıyor.
Kamuoyu geçen hafta tam da böyle bir hamleye tanık oldu. Bir süredir Türkiye'de yatırım yapan ABD'li bir grup var. İlaçtan tekstile, otomotiv yan sanayisinden bilişime birçok alanda yatırım yapan bu grubun Türk ortağı da genç işadamı Sezgin Baran Korkmaz. En son Borajet'i alarak gündeme gelen, SBK Holding'in patronu Korkmaz için bugüne dek çok şey yazılıp söylendi.
Hemşerim olduğu için yakından izlediğim genç işadamının, son günlerde gazetelerde FETÖ ile ilişkilendirildiğini görünce çok şaşırdım. Geçmişi sabıkalarla dolu Bereket Öner adlı birinin ağzından deyim yerindeyse tam bir itibarsızlaştırma operasyonuydu bu.
Haberin özeti şu: "Borajet'i alan Korkmaz'ın bu işlemi teröristbaşı Gülen'in bizzat talimatıyla yaptığı ortaya çıktı." Tabii bu "şok haberle" yetinmediler. Algıyı güçlendirmek için de soru işareti oluşturacak şu bilgiler verildi:
Arkasında çok zengin ABD'li ve Ermeni kökenli Levon Termezjiyan adında bir işadamı var. Hem de kod adı Aslan olan bir işadamı. Üstelik bu işadamıyla Korkmaz, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra Pensilvanya'ya gidip Borajet'i almıştı.
Tüm bunlar Türkiye'ye ekonomik kuşatmanın had safhaya çıktığı bir zaman diliminde yapıldı. Devreye FETÖ'cü Emre Uslu da iki tweet'le girip, algı operasyonuna katıldı:
"Korkmaz adını bugün duydum.
Çok ilginç bir tip. Sıfır İngilizce biliyor ama ABD'li fonları ikna etmiş. 13 yaşında bulaşıkçı, 30'da milyarder..." FETÖ'cülerin kini anlaşılabilir. Peki, içeridekilere ne oluyor? ABD ile ilişkilerin en zor zamanında ABD'li bir işadamının Türkiye'ye yatırım yapması ve bunu da Kars Digor doğumlu, geçmişte limon satıp bulaşıkçılık yapan Korkmaz'la yapması kimleri, neden rahatsız ediyor? Bu soruların cevabı, kuşkusuz ekonomik kriz için ellerini ovuşturanların hevesinin kursağında kalmasında saklı.
İngilizce bilmediği için küçümsenen Korkmaz, salt yatırımları değil, sosyal işleri ve lobiciliğiyle de şaşırtıyor. Geçen yıl eylülde New York'ta, BM yetkililerinin de bulunduğu etkili ABD'lilerden oluşan topluluğa yaptığı konuşmaya tanık oldum ve yazdım.
Bilindiğinden daha etkili bir lobici. Bu yüzden Mike Flynn davasına da bulaştırıldı. Bu yıl da 20 Eylül'de yine New York'ta düzenlediği, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da onur konuğu olduğu yemeğe, başta vali ve belediye başkanı, 200'ü aşkın etkili isim katıldı.
Korkmaz, rahmetli Mustafa Koç'un bir dönem yöneticisi olduğu ABD'nin etkili STK'larından East West Institüte'ün de yönetiminde.
Korkmaz ve arkasındaki yatırımcılara yönelik algı operasyonunu başlatan, Bereket Öner adlı eski bir sabıkalı. Ama asıl ilginç olan fitili ateşleyenler. Soruşturma derinleştikçe, finans sektöründen mafyaya uzanan kirli ilişkilerde kimlerin tahtı sarsılır onu da yakında görürüz